Prof. Dr. A. Kadir HALKMAN
Tüpteki bakterinin sonu
Merhaba,
Aşağıdaki yazıyı anlamak için mikrobiyoloji uzmanı olmaya gerek yok. Aslında, hep verdiğim örnekle mikroorganizmaların doğadaki diğer canlılardan çok da önemli farkları yoktur. Ben aşağıda deney tüpündeki bakteriyi anlatacağım; siz isterseniz küçük bir akvaryumdaki balıklar ile devam edin. Büyük akvaryumlarda ekosistem kendiliğinden kuruluyor. Bu nedenle küçük akvaryum üzerinden devam ettim.
Çiğ sütü bir deney tüpüne aktarıp oda sıcaklığında bekletelim. Çiğ süt içinde pek çok bakteri vardır ve süt, bakterilerin çok büyük bir bölümü için de mükemmel bir besin kaynağıdır. Bu koşulda bakteriler çoğalmaya başlayacaktır. İsterseniz bunu küçük bir akvaryumdaki balıklar gibi de düşünebilirsiniz. Balıklara her gün yem veriyorsunuz ama akvaryumu hiç temizlemiyorsunuz; yani yem verme ve makul sıcaklık dışında hiçbir müdahaleniz yok.
Tüm canlı türleri, beslenmek ve gelişip çoğalmak için belirli besin maddelerine gerek duyarlar. Balıklar, bitkiler, kuşlar, mikroorganizmalar için aynı kurallar geçerlidir. Kuşkusuz bitkiler ve hayvanlar âlemi farklı şekilde beslenir ama hepsinin beslenmesi için besin maddelerine gerek vardır. Mikroorganizmaların beslenme tarzı, birkaç çok özel istisna dışında hayvanlar âlemine benzer. Bu aşamada bitkilerin beslenmesine girmeyelim ve hayvanlar âlemi ve bakteriler ile devam edelim.
Vücuda alınan besin maddeleri sindirilir (metabolizma). Bu işlem sırasında büyük moleküllü besin maddeleri daha küçük moleküllere parçalanır, enerji elde edilir ve hücre yapılarının sentezi sağlanır. Metabolizma sırasında çeşitli atıklar (metabolit) ortaya çıkar ve bunlar hücre dışına atılır. Bakterilerde bu atıklar asitler, alkoller, CO2 vb. iken hayvanlar âleminde bu atıklar asıl olarak idrar ve dışkıdır.
Tüp içindeki (ya da küçük akvaryumda) gelişme ve çoğalmak için gereken her şey var: Yeteri miktarda besin maddesi, yeteri kadar su, uygun sıcaklık vs.
Çoğalma devam ederken buna paralel olarak kapalı ortamda atıklar da birikmeye devam eder ve bir noktada kendi atıkları, tüpteki bakteriyi (ya da akvaryumdaki balıkları) rahatsız etmeye başlar. Bu aşamada çoğalmada bir yavaşlama görülür ama hayat devam ediyor. Kimi dirençsiz bakteriler (balıklar) ölmeye başlarken yeni bakteri hücreleri (balıklar) meydana gelir ve bunlarında metabolitleri de ortama salınmaya devam eder, yani metabolit birikmesi yavaş da olsa artar.
Artık bu aşamada hayat giderek zorlaşmaktadır. Toplu ölümler görülmeye başlar ama kimi bakteri hücreleri (balıklar) son nefeslerinde bile türünün devamını sağlamak adına çoğalmaya gayret eder ve bunların metabolit biriktirmesi çok az da olsa devam eder. Çok az da olsa bu metabolit birikimi toplu ölümlerin artmasına yol açar. Sonuçta tüpte tek bir canlı bakteri kalmaz. Bu duruma mikrobiyolojide oto sterilizasyon diyoruz.
Akvaryumdaki balık örneği ile tüpteki bakterinin birebir örtüşmediğini biliyorum. Balık dışkılarında bakteriler vardır, onlar da balık yemleri ile beslenir, asit vb. metabolit üretirler ve bu metabolitler de gerek balıkları gerek akvaryumdaki bakterileri rahatsız eder. Sonuçta sadece zaman farkı vardır. Tüpteki bakterilerde oto sterilizasyon çok yaklaşık 2 hafta sürer ama akvaryumdaki balıkların çoğalma hızı, bakterilere kıyasla çok yavaş olduğu için tüm balıkların ölmesi muhtemelen aylar sürer.
Bu örneklerden devam ederek gelelim insanlara ve dünyaya. Dünya, tüpten ve küçük akvaryumdan farklı değildir. Dünyada kapalı bir doğal ortamda yüzbinlerce farklı türdeki canlı, beraberce yaşıyoruz ve yeryüzünde yaşadığı ortamla uyumsuz olan tek canlı türü insandır.
Doğada aslanlar, zürafalar, balıklar vb. canlı türleri yaşadıkları çevreyi dışkıları ve idrarları ile yaşanamayacak hale getirmezler. Diğer canlı türleri doğaya plastikleri, sera gazlarını, nükleer atıkları, pilleri salmazlar. Ağaçları yakarak/ keserek, bölgeyi turizme açmazlar. Bereketli tarım toprakları üzerinde endüstriyel tesisler ve apartmanlar/ siteler/ asfalt yollar yapmazlar.
İnsanların yoğun yerleşim alanlarındaki idrar ve dışkılarını bir şekilde doğa temizler. Ancak tüm endüstriyel atıkları temizlemek için doğanın belirli bir kapasitesi vardır.
Tercih, insanoğlunundur. Bir tüpteki bakteri (küçük bir akvaryumdaki balık) gibi kendi atıklarımız sonucu ölmek ya da insan gibi yaşamak.
Sevgiyle,