Prof. Dr. A. Kadir HALKMAN
GIDALARDA KİMYASAL SABOTAJ
Bunlar arasında ise Salmonella açık farkla öne çıkar. Her ne kadar patojenlerden sakınmak için yemeğin doğru ısıtılması, çapraz bulaşmaların önlenmesi gibi basit önlemler varsa da; bu basit önlemler yeterince alınmadığı için her yıl on binlerce kişi hastalanır, onlarca kişi hayatını kaybeder.
Gıdalara zehirli kimyasalların bulaşması da ihmal edilemez boyuttadır. Toplu tüketime yönelik yemek fabrikalarında ve gıda işletmelerinde kimyasalların yemeğe ya da gıdaya bulaşmaması için gereken önlem alınır ama küçük işletmelerde ve özellikle evde yapılan yemeklerde bu önlemler yetersiz kalabilmektedir.
Yıllar önce Türkiye’de ekmekten zehirlenme haberleri günlük basit haberler idi, bir diğer deyişle bugünkü trafik kazaları gibi kanıksanmıştı. Ekmekten zehirlenmelerin tamamına yakını ise fırıncı yamağının hamura yanlışlıkla fare zehri katması sonucu gerçekleşirdi. Kasıt yok ama ihmal büyük. En azından fare zehrinin ortalıkta bulunmaması gerekirdi.
Sanırım 20 yıldan fazla oldu; Pekin’de lüks bir lokantada yemek yiyen 200 kişinin hastalandığı ve bunlardan 50 tanesinin öldüğü haberi geldi. Sonradan, yandaki küçük lokanta sahibinin lüks lokantayı kıskandığı ve ona zarar verip bir anlamda müşteri çalmak için fare zehri kattığı öğrenildi. Sadece fare zehrinin dozunu ayarlayamamış. Hayat bu kadar basit.
2018 yılı haziran ayında Hindistan’da bir ev kadınının, kendisi ile dalga geçen kocası ve akrabalarının yemeklerine böcek ilacı kattığı 5 kişinin ölümüne ve 120 kişinin hastalanmasına yol açtığı belirlendi.
Son olarak yine Hindistan’ın Karnataka eyaletindeki bir tapınakta düzenlenen törende dağıtılan domatesli pilavı yiyenlerden 12 kişinin öldüğü ve 80’den fazla kişinin karın ağrısı ve kusma şikâyeti ile hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Henüz ayrıtı yok. Pilav denildiğinde ilk akla gelen Bacillus cereus olmakla beraber; kayıtlarda bu denli B. cereus kaynaklı ölüm yok. Olsa olsa kimyasal bir bulaşma gibi görülüyor. Ya ihmal ya da sabotaj!
Gıdalara sabotaj amaçlı kimyasallar ya da patojenlerin bulaştırılması çok zor değil. Mesela, şarbonlu mektuplar unutulmuş olamaz.
Ne diyeyim bilemiyorum? Sabotaj psikolojisi, sosyoloji, dinsel inançlar ve ekonomik politikalar gibi konularda ahkâm kesemem. Uzmanı olmadığım bu gibi konularda fikir yürütürsem, her zaman şiddetle eleştirdiğim kişilerin beslenme konusunda halkı yanlış yönlendirme hatasına düşmekten korkarım.
Bu tarihte açlıktan ölen bebekleri hatırlatıyor, herkese sağlıklı beslenme
diliyorum.
Sevgiyle,