Çevre - Doğa
2025 İKLİM ZİRVESİ KARBON NÖTR GELECEK GERÇEKLEŞİYOR MU?
2025 İklim Zirvesi'nin ufukta görünmesiyle birlikte iklim değişikliği ve karbon emisyonu konuları bir kez daha gündemdeki yerini aldı. Konferansta küresel ısınmanın etkisinin azaltılması ve karbon emisyonlarının minimuma indirilmesi üzerinde durulacak. İklim değişikliğinin etkileri her geçen gün daha fazla hissediliyor ve karbonsuz bir geleceğe ulaşmak için ciddi adımların atılması gerekiyor. 2025 İklim Zirvesi Konferansı, ülkelerin karbon nötrlük taahhütlerini gerçekleştirmesi açısından bir mihenk taşı olacaktır. Zirveden çıkacak kararların, küresel sıcaklık artışını sınırlandırmada belirleyici rol oynayacağı düşünülüyor.
Paris Anlaşması ve 2030 Hedefleri
Paris Anlaşması, küresel sıcaklık artışının sanayi öncesi seviyelere göre 2°C sınırlandırılması ve mümkünse 1,5°C ile sınırlandırılması hedefiyle 2015 yılında bir dönüm noktası oldu. Bu anlaşma, devletleri sera gazı emisyonlarını azaltmaya ve tarafsız ulusal politikalar geliştirmeye teşvik etti. 2030 yılı için kısa vadeli hedefler arasında özellikle gelişmiş ülkelerde fosil yakıt tüketiminin azaltılarak yeşil enerjiye geçişin hızlandırılması yer alıyor. Örneğin AB Yeşil Anlaşma Eylem Planı, sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar %55 oranında azaltmayı hedefliyor. Türkiye de Paris Anlaşması'nı onaylayarak bu hedeflere ulaşma yolunda ilerlemektedir.
Zirvenin Ana Teması
Konferansın ana teması sıfır karbon hedefinin küresel olarak başarılı bir şekilde uygulanmasıdır. Net sıfır emisyon, atmosferdeki sera gazı miktarının, onları aşağı havzada (ormanlar ve okyanuslar gibi) tutabilecek seviyelere düşürülmesi anlamına gelir. Ancak birçok ülke hâlâ bu hedeflere düşük karbonlu bütçelerle ulaşmaya çalışıyor. Hükümetler kömürden vazgeçip yenilenebilir enerjiye yatırım yaparak bu süreci hızlandırmaya çalışıyor. Karbon emisyonlarını 2030 yılına kadar %35 oranında azaltma gibi hedefleri hedefleyen ülkeler bu yönde önemli adımlar atmış olsa da planlanan sayıma ulaşılacağı için mevcut politikalar hala yetersiz kalabilir.
Küresel Isınma Sınırlarını Aşma Riskleri ve Aciliyet
Küresel sıcaklıklar halihazırda 1,2°C'ye ulaştı ve eğer bu eğilim devam ederse, birkaç yıl içinde 1,5°C'lik kritik sınır aşılabilir. Bu, Paris Anlaşması'nın hedeflerinin tehlikede olduğu anlamına geliyor. IPCC raporlarında önümüzdeki 10 yıl içinde daha etkin önlemler alınmadığı takdirde iklim değişikliğinin geri dönülemez etkiler yaratacağı vurgulanıyor. Zirvede, gelişmekte olan ülkelerin uyum kapasitesinin artırılmasına yönelik iklim finansmanı, kayıp-kayıp ve atık politikalarını destekleyen kararlar alınması amaçlanıyor. Bu bakımdan kömür ve diğer fosil yakıtların hızla piyasadan çıkması büyük önem taşıyor.
Karbon Nötr Gelecek: Hedefler ve Zorluklar
Karbon nötrlük, atmosferde salınan sera gazlarının yutaklarla dengelenmesi olarak tanımlanır. Bu hedefe ulaşmak için devletler çeşitli taahhütlerde bulunmaktadırlar. Örneğin Türkiye 2053 yılına kadar karbon nötr olmayı taahhüt ederken, 2025 yılına kadar yenilenebilir enerjinin payını %50'ye çıkarmayı hedefliyor. Ancak bu uygulama özellikle gelişmekte olan ülkelerde, ekonomik kaynakların yetersizliği ve fosil yakıtlara bağımlılık nedeniyle büyük zorluklarla karşılaşmaktadır. Zengin ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki bu eşitsizlik iklim savaşını karmaşıklaştırıyor.
Zirvede Ele Alınan Başlıca Konular
Yenilenebilir Enerjiye Geçiş: Zirvenin ana hedeflerinden biri güneş ve rüzgar gibi temiz enerjinin dağıtımıdır. Ancak enerji dönüşümüne yatırım maalesef ki yüksek maliyetli ve bu da özellikle düşük gelirli ülkeler için engeller yaratıyor.
Karbon Piyasaları ve Ticareti: Karbon piyasaları devletlere ve şirketlere emisyon azaltım hedeflerine ekonomik olarak ulaşma fırsatı sunmakta. Ama piyasa mekanizmalarının adil ve etkin bir şekilde işleyebilmesi için uluslararası iş birliğine ihtiyaç var.
Altyapı ve Ulaşımın Dönüşümü: Elektrikli araçların dağıtımı ve enerji verimli üretim yöntemleri önemli adımlardan birisi. Örneğin Danimarka'nın başkenti Kopenhag 2025 yılına kadar tamamen karbon nötr olmayı planlıyor.
Ormanların ve Doğal Karbon Yuvalarının Korunması: Bildiğiniz üzere ormanlar iklim stresine karşı en etkili doğal rezervuarlardır. Ne yazık ki birçok ülke orman kaybıyla mücadele etmekte. Bu ülkelerden birisi olan Türkiye, mevcut ormanlarını korumaya ve karbon emme kapasitesini artırmaya yönelik stratejiler geliştirmekte.
Konferansta sadece hedefler tartışılmayacak, aynı zamanda bu hedeflere ulaşmak için daha fazla kaynak ve iş birliğine ihtiyaç olduğu da önceki konferanslarda olduğu gibi vurgulanacak.
Dünya Liderlerinin Taahhütleri
2025 İklim Zirvesi, Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmada dönüm noktası olarak görülüyor. Zirvede ABD, AB ve Çin gibi büyük güçler karbon nötr taahhütlerini güçlendirme sözü verdi. Örneğin AB, yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırırken, enerji krizinin etkisiyle doğal gaz ve kömür gibi fosil yakıtlara da geçici olarak sübvansiyon sağlıyor. Ancak bu adımın 2030 iklim hedeflerini tehlikeye atmaması gerektiğini vurguladılar. Gelişmekte olan ülkeler mali ve teknik yardım ihtiyacını dile getirdi. 2009 yılında yapılan 100 milyar dolarlık yıllık iklim bütçesi taahhüdü henüz tam olarak uygulanmadı. Ancak düşük karbonlu ekonomiye geçişte Güney Afrika gibi ülkelerde potansiyel enerji dönüşüm sistemlerine milyarlarca dolarlık yatırımlar ön plana çıkıyor.
Halk ve Özel Sektörün Rolü
Sözleşme sadece hükümetlerin değil aynı zamanda kamu ve özel sektörün de aktif katılımını talep etmektedir. Sürdürülebilirlik teknolojileri özel sektörün sürece aktif katılımını sağlıyor. Özellikle Çin gibi güneş ve rüzgâr tesislerinde dünyaya liderlik eden, yenilenebilir enerji teknolojilerinde öne çıkan ülkeler, bu sektördeki yatırımlarını sıfır karbon hedefine yaklaştırmayı planlıyor.
Umut Veren Gelişmeler ve Geleceğe Bakış
Yeni politikalar ve teknolojiler 1,5°C hedefine ulaşmak için önemli araçlar olarak görülüyor. Ancak bilim insanları emisyonların 2025 yılına kadar zirveye ulaşması gerektiği konusunda uyarıyor ve daha fazla iş birliği çağrısında bulunuyor. Bu konferanslar, karbon nötrlüğe doğru ilerlemenin zorluklarına rağmen uluslararası çabaların hızlandığını ve iklim kriziyle mücadele konusunda küresel bir kararlılığın bulunduğunu gösteriyor.
Kaynaklar:
https://tr.wikipedia.org/wiki/2025_Birle%C5%9Fmi%C5%9F_Milletler_%C4%B0klim_De%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi_Konferans%C4%B1
https://iklim.gov.tr/paris-anlasmasi-i-34
https://www.esin.av.tr/tr/2021/09/27/turkiyenin-paris-iklim-anlasmasini-onaylamasi-ve-yesil-mutabakat-eylem-plani/
https://www.greenpeace.org/turkey/blog/turkiye-paris-iklim-anlasmasini-onayladi-peki-simdi-ne-olacak/
https://yesilgazete.org/cop27-iklim-orgutlerinden-turkiyeye-cagri-2030a-kadar-emisyonlar-yuzde-35-azaltilmali/
https://www.tercuman.com/analiz/cop29-iklim-krizine-dur-diyebildi-mi-440/
https://www.tskb.com.tr/blog/surdurulebilirlik/kritik-iklim-adimlari-karbon-notr-ve-net-sifir-hedefleri
https://unfccc.int/process-and-meetings/the-paris-agreement
https://www.wri.org/insights/cop26-climate-pledges-tracking-progress
Eylül Rüzgar ÜZER