Arkeoloji
Van'da Cengiz Han'ın torunu Hülagü Han'ın sarayı bulunmuş olabilir
Bir araştırma ekibi, Van'da Cengiz Han'ın torunu Hülâgû Han için inşa edilmiş, bir zamanların görkemli sarayının kalıntılarını keşfettiklerini açıkladı. Öte yandan araştırma ekibinde yer almayan bazı uzmanlar, yapının Cengiz Han ve ailesine bağlanabilmesi için daha fazla bilgi gerektiğini söyleyerek ihtiyat çağrısında bulundu.
Hülâgû Han, MS 1217'den 1265'e kadar yaşamış, Ortadoğu'da askeri seferlere liderlik etmiş bir Moğol lideriydi. Özellikle de 1258'de Bağdat'ın yağmalanması, şehirdeki Beytül Hikmet diye bilinen büyük kütüphanenin yıkılması ve bölgenin lideri Halife Mustasım'ın idam edilmesiyle sonuçlanan Moğol seferleriyle tanınıyordu.
Moğol İmparatorluğu'nun birliği, Cengiz Han'ın bir diğer torunu Möngke Han'ın ölümünden sonra 1259'da sona ermiş ve Hülâgû Han'ın liderliğinde daha küçük bir Moğol İmparatorluğu kurulmuştu. İlhanlı adı verilen bu imparatorluk da kısa ömürlü olmuş ve 14. yüzyılın başlarında çökmüştü. Ortadoğu merkezli bu imparatorluğun son kalıntıları da 1357'de yok edilmişti.
Tarihsel kayıtlar bölgede bir saray ve yazlık başkentten bahsediyor. Ancak bunların tam olarak nerede olduğunu belirtilmiyor. Van'da keşfedilen sarayın kazısı devam ediyor. Ancak kalıntılar yoğun biçimde yağmalanmış durumda.
Moğolistan Bilimler Akademisi'nden arkeolog ve kazı ekibi üyesi Munkhtulga Rinchinkhorol, "Han'ın saray kompleksinin kalıntıları şimdi tamamen mahvolmuş durumda" diye konuştu.
Ekip, kazı sırasında yağmalamaya rağmen çatı kiremitleri, tuğlalar, üç renkli seramik çanak çömlek ve porselen kalıntılarını gün yüzüne çıkardı.
Rinchinkhorol, bazı çatı kiremitlerinde "s" benzeri sembollere rastladıklarını ifade ederek, “Svastika deseni veya tamga' diye bilinenler, Moğol hanlarının güç sembollerinden biriydi” dedi.
Antik ve Orta Çağ’da çeşitli uygarlıklarda farklı svastika desenlerinin kullanıldığı biliniyor. Bunların bir versiyonu 20. yüzyılda Naziler tarafından benimsenmişti.
Rinchinkhorol, bu sembollerin yer aldığı çinilere bakarak, kazılan sarayın Hülâgû Han'a ait olduğu sonucuna vardıklarını belirtti. Buluntular, bölgede güçlü bir Moğol varlığından bahseden tarihi kayıtlarla birleşince sarayın İlhanlılar dönemine ait olduğu düşüncesini doğurdu.
Kazı çalışmasının Moğolistan’dan ve Türkiye’den arkeologlar tarafından yürütüldüğü bildirildi. Ekip bulgularını veya keşfettikleri eserlerin görüntülerini henüz hakemli bir dergide yayımlamadı. Ancak araştırma ekibinde yer almayan ve bulguları dışarıdan bir göz olarak yorumlayan, Kuzey Georgia Üniversitesi'nden Orta Avrasya Tarihi profesörü Timothy May, kesin yargıya varmadan önce daha fazla bilgi gerektiğini savundu.