Haberler
Dünyada bugüne kadar kaç kişi yaşadı?
Bilim ve Gelecek'in "Yaratıcılığın Kökeni ve Evrimi" başlığını taşıyan bu sayısında da yine ilgi çekici başlıklar işleniyor.
Derginin forum sayfalarında cevabı aranan soru "Dünyada kaç kişi yaşamıştır?"
Carl Haub'un kaleme aldığı makaleyi Filiz Tezcan çevirdi.
İşte "Dünyada kaç kişi yaşamıştır?" sorusunun yanıtı:
"Dünya’da kaç insan yaşamış olduğu sorusu, PRB’ye (Popülasyon Referans Bürosu’na) en sık gelen bilgi talepleri arasındadır. Bu sorunun sürekli gelmesinin bir nedeni, 1970’li yıllarda bir yazarın, o zamandan beri yaşayan insanların yüzde 75’inin şu an hayatta olduğunu söylemesiydi.
Bazı ipuçları bu tahminin ne kadar düşük olasılıklı olduğunu gösterse de, uzun bir süre akıllarda yer etmiştir. Bu “tahmin”in doğru olması, ya 20. yüzyılda doğumların geçmişteki sayıdan çok daha fazla olduğu ya da 1970’lerde yaşı oldukça ilerlemiş çok fazla insan yaşadığı anlamına gelir. Eğer bu tahmin doğru olsaydı, sözü edilen yüzyılda nüfus artış hızında etkileyici bir gelişmenin gerçekleşmiş olması gerekir. Peki, bugüne kadar yaşayan insanların dörtte üçünün hâlâ hayatta olduğu tahminin anlamsız olduğunu varsayarsak demograflar daha iyi bir tahminde bulunabilir mi?
Bu tür herhangi bir egzersiz, çoğu demografik sorudan çok daha az ciddiye alınacak, yalnızca spekülatif bir girişim olabilir. Yine de, en azından yarı-bilimsel bir temel üzerinde ele alınması ilginç bir fikir. Yarı bilimsel olabilir çünkü, Dünya üzerinde insanın varoluş süresinin yüzde 99’u için hiçbir demografik veri mevcut değildir. Yine de, tarihöncesi nüfuslarla ilgili bazı spekülasyonlarla en azından bu zor tahmine yaklaşabiliriz.
TARİHÖNCESİ VE TARİH
Şimdiye kadar doğmuş insanların toplam sayısına ilişkin tahmin iki faktöre bağlı olacaktır: İnsanların Dünya üzerinde var olduğu düşünülen süre ve farklı dönemlerde insan nüfusunun ortalama büyüklüğü.
İnsan ırkının var olduğu zamanı net bir şekilde söylemek basit bir mesele değildir. Homo sapiens’in bazı ataları en azından MÖ 700.000 yıllarında ortaya çıkmış gibi görünmektedir. Hominidler birkaç milyon yıl önce Dünya’ya kendilerini gösterdi. Birleşmiş Milletler Nüfus Değişiklikleri Belirteçleri ve Sonuçlarına göre, modern Homo sapiens yaklaşık MÖ 50.000 yılları civarında ortaya çıkmış olabilir. Bu 50.000 yıllık dönem, şimdiye kadar kaç insan doğduğu sorusunun anahtarıdır.
Tarımın başlangıcında, MÖ 8000 yıllarında dünyanın nüfusu 5 milyon civarında bir yerdeydi.8000 yıllık dönemde nüfusun yavaş büyümesi, tahminen 5 milyondan MS 1 yılında 300 milyona, yılda sadece yüzde 0,0512 gibi çok düşük bir büyüme oranı ile sonuçlanmaktadır.
Bu dönemde dünya nüfusunun bir ortalamasını çıkartabilmek zordur. Büyük olasılıkla, farklı bölgelerdeki insan popülasyonları, kıtlıklara, hayvan sürülerinin popülasyonuna, yırtıcılara ya da değişen hava ve iklim koşullarına tepki olarak arttı ya da azaldı.
Her durumda, hayat kısa idi. Doğuşta beklenen yaşam süresi, insanlık tarihinin büyük bir kısmı için ortalama 10 yıla aitti. Demir Çağı Fransa’sında ortalama ömür beklentisi sadece 10-12 yıl olarak tahmin edildi. Bu koşullar altında, sadece doğumdan sonra hayatta kalabilenler için doğum oranı 1000 kişi başına yaklaşık 80 olmalıdır. Günümüzde, Afrika’nın birkaç ülkesinde ve genç popülasyonlara sahip bazı Ortadoğu ülkelerindeki yüksek doğum oranı 1000 kişi başına yaklaşık 45- 50 arasındadır.
Doğum oranı tahminimiz, doğmuş insan sayısının tahminini büyük ölçüde etkiler. İnsan ırkının ilk günlerinde bebek ölüm hızı, 1000 doğumda belki de 500 bebek ölümüydü, hatta daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Çocuklar muhtemelen avcı-toplayıcı toplumlar için ekonomik bir sorumluluktu, bu muhtemelen yeni doğan bebeği öldürme uygulamasına yol açmıştı. Bu koşullar altında, nüfus artışını devam ettirmek için orantısız olarak çok sayıda doğum gerekecek ve tahmini “şimdiye kadar doğmuş insan” sayımızı oldukça artıracaktır.
MS 1’e gelindiğinde, dünya yaklaşık 300 milyon insanı barındırmış olabilir. Roma İmparatorluğu’nun İspanya’dan Küçük Asya’ya kadar olan tahmini nüfusu MS 14 yılında 45 milyondur. Bununla birlikte, diğer tarihçiler bu rakamı iki katına çıkararak, erken tarihsel dönemlerin nüfus tahminlerinin ne kadar belirsiz olabileceğini göstermektedir.
MS 1650’ye gelindiğinde, dünya nüfusu yaklaşık 500 milyona yükseldi, MS 1 yılındaki nüfus tahmini üzerine büyük bir artış olmadı. MS 1’den 1650’ye kadar yıllık ortalama büyüme oranı, MÖ 8000’den MS 1’e kadar yukarıda önerilen orandan daha düşüktü. Bu anormal yavaş büyümenin bir nedeni Kara Ölüm oldu. Bu korkunç veba, 14. yüzyıl Avrupa’sıyla sınırlı değildi. Salgın, MS 542’de Batı Asya’da başlamış ve oradan yayılmış olabilir. Bizans İmparatorluğu’nun yarısının 6. yüzyılda yok olduğuna, toplam 100 milyon ölüm gerçekleştiğine inanılıyor. Nüfus büyüklüğündeki bu büyük dalgalanmalar, şimdiye kadar yaşayan insan sayısının tahmin edilmesinin zorluğunu büyük ölçüde arttırıyor.
Bununla birlikte, 1800 yılında dünya nüfusu 1 milyarı geçti ve o zamandan beri şimdiki 7 milyar nüfusa kadar yükselmeye devam etti.
TAHMİNLER
Şimdiye kadar doğmuş insan sayısını tahmin etmek, antik dönemden günümüze kadar farklı noktalarda nüfus büyüklüğünü seçmeyi ve her periyotta varsayılan doğum oranını hesaba katmayı gerekiyor. En başından başlayarak hesaba başlıyoruz, sadece iki kişiyle (minimalist bir yaklaşım!).
Nüfus artışı örüntüsü karmaşık bir faktördür. Belli bir noktaya kadar yükseldi mi, yoksa açlık ve iklim değişikliklerine tepki olarak çalkantılı bir şekilde dalgalandı mı? Veya bir noktadan diğerine sabit bir oranda büyüdü mü? Paleontologlar çeşitli teoriler üretmiş olsalar da, bu soruların cevaplarını bilmiyoruz. Bu alıştırmanın amaçları doğrultusunda, modern çağlara kadar her döneme sabit bir büyüme oranı uygulandı. Doğum oranları tarih öncesinden MS 1’e kadar yılda 1000 kişi başına 80, MS 2’den 1750 yılına kadar 1000 kişi başına 60 olarak alındı. Daha sonra modern çağda 30’lara düşürüldü.
Bu yarı bilimsel yaklaşım, insan ırkının ortaya çıkmasından bu yana 108 milyar doğum gerçekleştiği tahmininde bulunuluyor. Açıkçası, MÖ 8000’den MS 1’e kadar olan süre, numaramızın büyüklüğünün anahtarıdır; ancak ne yazık ki, o dönem hakkında çok az şey bilinmektedir. Bazı okuyucular, tablonun bazı yönlerine (belki de tüm yönlerine) katılmayabilir, ancak en azından bu zor olan konuya bir yaklaşım öneriliyor. Yöntemimiz doğum sayısını bir dereceye kadar olduğundan daha az tahmin etmiş olabilir. Erken dönemde sabit nüfus artışı varsayımı, o zamanki ortalama nüfus büyüklüğünü daha az tahmin etmiş olabilir. Ve elbette, insanlığın MÖ 50.000’den önce ortaya çıkmış olabileceğini düşünürsek, belki çok fazla olmasa da bu sayı artacaktır.
Tahmin edeceğimiz şu ki, bugüne kadar doğmuş insanların bugün yaklaşık yüzde 6,5’ı hayatta. Düşünüldüğü zaman, aslında bu oldukça büyük bir yüzdedir."
Odatv.com