Sağlık
Yeniden Kullanılabilen Kumaş Maskeler, Bir Yıllık Yıkama ve Kurutmaya Dayanabiliyor
İnsanların uzun süredir taktığı, yeniden kullanılabilir kumaş maskeler daha kötü gibi gözükebilir ama Colorado Bouler Üniversitesi'nden yayınlanan yeni bir araştırmada, kumaş maskelerin yıkanıp kurulanmasının viral partiküllerin filtrelenmesinde azaltma göstermemiştir.
Aerosol and Air Quality Research dergisinde yayınlanan, bu çalışma; yüze tam oturmuş cerrahi maske üzerine pamuklu maske yerleştirmenin koruyuculuğu arttırdığını ispatlamaktadır.
Sürdürülebilirlik İçin Bilim
Pandemi başladığından beri, 7,200 ton medikal atığın oluşturulduğu tahmin ediliyor, bu atıkların çoğunu ise tek kullanımlık maskeler oluşturuyor.
Atık fazlalığına karşı önem olarak kullanılabilecek kumaş maskeler için Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı'ndaki (NREL) bilim adamları, yıkama ve kurutmanın yeniden kullanılabilir kumaş maskeleri nasıl etkilediğini incelemişlerdir.
Bu maskeleri inceleme süreci oldukça basit: çift katmanlı pamuk kareleri oluşturma, bunları tekrar tekrar yıkama ve kurutmadan geçirme (52 defaya kadar, bir yıl boyunca haftalık yıkamaya eşdeğer) ve yaklaşık her yedi temizleme döngüsü arasında testler.
Maskeler gerçek insanlar kullanılarak test edilmediyse de -bunun yerine, araştırmacıların sabit bir hava ve havadaki partikül akışını kontrol edebilecekleri bir çelik huninin bir ucuna monte edildiler- böylelikle araştırmacılar maskeleri gerçekçi ve gerçek yaşam koşulları kullanarak test etmişlerdir. Solunumumuzun maske üzerindeki etkisini taklit etmek için yüksek nem seviyeleri ve sıcaklıktaki ortamlarda araştırma yapılmıştır.
Araştırmalar sonucu, pamuk liflerinin yıkama kurutma işlemlerinin tekrarlanması ile zamanla parçalanmaya başlamasına rağmen filtrasyon verimliliğinde önemli bir değişiklik olmadığı bulunmuştur. Göze batan tek değişiklik, soluk alma direncinde artış görülmesidir.
Maskenin Yüze İyi Oturması Çok Önemli
Önemli bir kural olarak laboratuvarda bu deneylerin, maskenin "yüze iyi oturduğu" koşullarda yapılması önemsenmiştir. Bu araştırmada maske ile maskeyi takan kişinin yüzü arasında boşluk olmadığını varsayılmıştır.
Her insanın yüz şekli değişiklik gösterir. Bundan dolayı, insanın yüz şekline ve maskeyi takanın maske iplerini iyi ayarlamasına bağlı olarak maske yüzde bol durabilir ya da sıkı bir şekilde ağız ve burun çevresini örtebilir. Önceden yapılan bir çalışmada, yüze iyi oturmayan maskelerin solunan havadaki parçacıkları yüzde 50'sinin ve virüsün geçişine engel olmadığını göstermiştir.
Sonuç olarak hangi maskeyi kullanmalısınız?
Bu çalışma; kumaş maskelerin cerrahi maskelerden veya cerrahi ve kumaş maskelerin katmanlı bir kombinasyonundan daha az koruma sağladığını bulan ilk çalışma değildir.
Maskenin filtrelediği havanın ne kadar iyi solunduğunu ölçen (maskeyi takan kişiyi korur, kaynaktan bulaşmayı azaltmaz) bu çalışma, pamuklu bez maskelerin en küçük partikül boyutunun (0.3 mikron) yüzde 23'ünü filtrelediğini buldu, ki bu boyut virüsün geçebileceği bir büyüklüktür. Bandanalar ise sadece solunan havanın yüzde 9'unu filtrelemiştir.
Cerrahi maskelerin solunan havanın yüzde 42-88'ini filtrelemiştir. Cerrahi maske üzerinde pamuklu maske takıldığında, solunan havanın filtreleme verimliliğinin yüzde 40'a yakın bir değer olduğu görülmüştür. KN95 ve N95 maskeleri ise parçacıkların yüzde 83-99'unu filtreleyerek en iyi performansı gösteren maske çeşidi olmuşlardır.
Araştırmadaki asistan profesör olan Vance, en iyi maskenin iyi takılan maske olduğuna dikkat çekiyor. Rahatsız olmadan yüze tam oturan maskenin önemini belirtiyor.