Uzm. Yelda ZENCİR
#Duranyazı
02 Aralık 2015, Çarşamba
Bugün çok şey yazasım var. Ama yerim dar. Düşündüm taşındım. Şu anda bu gazete elinizde ise ya kendinize yoğun temponuzdan nefes alacak bir zaman ayırdınız ya da zaman geçirmek için sizi oyalayacak bir şeylere ihtiyacınız var. Yani boş vaktinize denk geldim. Eğer bu yazıyı okumaya başladıysanız 5 dakikalık zaman diliminiz bana ait demektir. LabMedya gazetesi yayınlanmaya başladığından beri kendimce ”La Fontaine Masalları” misali bir şeyler yazmaya çalıştım. İstedim ki bu sayıda hazır bana ayırdığınız 5 dakikalık bir zamanım var arkanıza yaslanın ve içinizden yüksek sesle sindire sindire aşağıdaki çok anlamlı ve çok özel yazıyı bir kere daha okuyun.
Sevgiyle,
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi
Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
Mustafa Kemal Atatürk