Sağlık
HPV Enfeksiyonları ve Aşılarının Önemi
HPV (Human Papillomavirus), dünya çapında cinsel yolla en sık bulaşan viral enfeksiyon olarak bilinir. Papillomaviridae ailesine ait olan bu virüs, zarfsız ve çift sarmallı DNA yapısına sahiptir. HPV'nin birçok farklı türü bulunmakta olup, bazıları ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Düşük riskli HPV genotipleri genellikle genital siğiller ve solunum yolu papillomu ile ilişkilendirilirken, yüksek riskli genotipler orofaringeal ve anogenital kanserler gibi malign dönüşümlere neden olabilir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünya genelinde kanserlerin yaklaşık %15’i viral kaynaklıdır ve bu oran içerisinde %4,5'inden HPV sorumludur. HPV, serviks kanseri başta olmak üzere birçok kanser türünün etiyolojisinde önemli bir rol oynamaktadır. Serviks kanseri, kadınlar arasında dünya genelinde dördüncü en yaygın kanserdir ve HPV ile ilişkisi net bir şekilde ortaya konmuştur. HPV'nin yaklaşık 14 alt türünün serviks kanseri ile doğrudan ilişkili olduğu bilinmektedir.
HPV enfeksiyonunun teşhisi immünoloji, seroloji ve moleküler biyoloji gibi çeşitli tekniklerle yapılabilir. Ancak, bu enfeksiyonlardan korunmanın en etkili yolu aşılamadır. HPV aşıları, virüsün yaygın türlerine karşı bağışıklık sağlayarak enfeksiyon riskini azaltır. Genellikle ilk ilişki sonrası yapılması gerektiğine dair hatalı bir inanç vardır ancak aslında ergenlik döneminde veya cinsel aktivite başlamadan önce uygulanmalıdır. Bu aşılar HPV'nin neden olduğu servikal kanser ve diğer ciddi sağlık sorunlarının önlenmesinde kritik bir rol oynar.
HPV aşılarının etkinliği ve güvenliği, dünya genelinde yapılan geniş çaplı klinik çalışmalarla desteklenmiştir. Mevcut aşılar, virüs benzeri parçacıklardan (VLP) oluşur ve virüsün genetik materyalini içermezler, dolayısıyla hastalık yapma riski yoktur. Aşılar, cinsel yolla bulaşan HPV enfeksiyonlarına karşı uzun süreli koruma sağlar ve ciddi yan etkilere neden olmaz. Dünya genelinde yapılan çalışmalarda, aşı sonrası bildirilen 32 ölümün hiçbiri aşıya bağlı bulunmamıştır; bu ölümlerin nedenleri arasında viral hastalıklar, kalp kası iltihabı, beyin zarı iltihabı, ve trafik kazaları gibi farklı sebepler yer almıştır.
HPV aşılarının önemini vurgulayan araştırmalar, aşılamanın genital siğiller ve rahim ağzı kanseri öncü lezyonlarının görülme sıklığını önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. Örneğin Avustralya'da yapılan bir çalışmada, 21 yaş altı genç kadınlarda genital siğil oranlarının, aşılamanın başladığı 2007'den 2011 yılına kadar sıfırlara yaklaştığı gözlemlenmiştir. Benzer şekilde, on sekiz yaş altı kızlarda rahim ağzı kanseri öncü lezyonlarında belirgin bir düşüş izlenmiştir. Bu başarıda, Avustralya hükümetinin hem kız hem erkeklerde aşıyı ulusal aşı programına dahil etmesinin önemli bir rolü vardır.
Halen HPV aşısı konusunda endişeler taşıyanlar ve aşı olmaktan korkanlar için bilinmesi gereken en önemli nokta, aşının güvenli ve etkili olduğudur. Dünya çapında yapılan geniş kapsamlı klinik çalışmalar, HPV aşılarının ciddi yan etkilere neden olmadığını ve hastalık yapma riski taşımadığını göstermiştir. Aşı olmak, HPV'nin neden olduğu serviks kanseri ve diğer ciddi sağlık sorunlarından korunmanın en etkili yoludur. Aşı sayesinde, hem bireysel sağlık korunur hem de toplum sağlığına önemli bir katkı sağlanır. Aşı sonrası bildirilen yan etkiler genellikle hafif ve geçici olup, kısa süreli kızarıklık, minimal ağrı ve hafif ateş gibi belirtilerle sınırlıdır. Bu nedenle, HPV aşısı olmaktan korkmak yerine, aşının sağladığı koruma ile gelecekteki sağlık risklerinden uzak durmak en doğru yaklaşımdır.
Sonuç olarak HPV aşıları, HPV enfeksiyonlarından korunmada en etkili yöntem olarak öne çıkmaktadır. Cinsel yolla bulaşan bu yaygın virüs, hem kadınları hem de erkekleri etkileyen ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. HPV'ye karşı geliştirilen aşılar, virüsün yaygın türlerine karşı kalıcı bağışıklık sağlayarak enfeksiyon riskini azaltır ve HPV ile ilişkili hastalıkların önlenmesinde kritik bir rol oynar.
Referans
[1] World Health Organization. (2007). International Agency for Researchon Cancer (IARC). Human papillomaviruses. IARC MonogrEval Carcinog Risk Hum, 90, 47-79.
[2] Arbyn, M., Weiderpass, E., Bruni, L., de Sanjosé, S., Saraiya, M., Ferlay, J., & Bray, F. (2020). Estimates of incidence and mortality of cervical cancer in 2018: a worldwide analysis. The Lancet. Global health, 8(2), e191–e203. https://doi.org/10.1016/S2214-109X(19)30482-6
[3] Suzanne M. Garland, Susanne K. Kjaer, Nubia Muñoz, Stan L. Block, Darron R. Brown, Mark J. DiNubile, Brianna R. Lindsay, Barbara J. Kuter, Gonzalo Perez, Geraldine Dominiak-Felden, Alfred J. Saah, Rosybel Drury, Rituparna Das, Christine Velicer, Impact and Effectiveness of the Quadrivalent Human Papillomavirus Vaccine: A Systematic Review of 10 Years of Real-world Experience, Clinical Infectious Diseases, Volume 63, Issue 4, 15 August 2016, Pages 519–527, https://doi.org/10.1093/cid/ciw354
[4] Schiffman, M., Castle, P. E., Jeronimo, J., Rodriguez, A. C., & Wacholder, S. (2007). Human papillomavirus and cervical cancer. Lancet (London, England), 370(9590), 890–907. https://doi.org/10.1016/S0140-6736(07)61416-0
[5] Drolet, M., Bénard, É., Pérez, N., Brisson, M., & HPV Vaccination Impact Study Group (2019). Population-level impact and herd effects following the introduction of human papillomavirus vaccination programmes: updated systematic review and meta-analysis. Lancet (London, England), 394(10197), 497–509.