Haberler
Hayatınızı Detokslayın!
Yaz yaklaştığında diyetlere girilir, spor salonlarına kaydolunur, güzel görünmek adına yoğun bir çaba içine girilir. Birçok diyet geliştirilmiş olmakla birlikte; detoks diyetleri bunlardan sadece biridir. Aslına bakarsanız, güzelleşmek adına olmasa bile sağlık amacıyla belirli aralıklarla vücudumuza detoks uygulamamız elzemdir.
02 Aralık 2015, Çarşamba
Yaz yaklaştığında diyetlere girilir, spor salonlarına kaydolunur, güzel görünmek adına yoğun bir çaba içine girilir. Birçok diyet geliştirilmiş olmakla birlikte; detoks diyetleri bunlardan sadece biridir. Aslına bakarsanız, güzelleşmek adına olmasa bile sağlık amacıyla belirli aralıklarla vücudumuza detoks uygulamamız elzemdir. Biz kimyacılar işimiz gereği kimyasallarla daha çok haşır neşir oluruz. Bu nedenle bir kimyacı için de detoks önemli bir konudur.
Detoks, vücudumuzun dahili olarak toksinlerden arındırılmasıdır. Detoks; latince kökenlidir ve detoxification kavramından kısaltılmıştır. Detoks; kan ve dokuların atıklardan temizlenmesi, bedeni kirleten ve bizi mikroorganizmalara karşı savunmasız kılan toksinlere karşı bir savunma olarak görülür. Detoks bir yaşam biçimidir. Detoksta önemli olan ne yediklerinizden çok yemediklerinizdir. Detoks diyetleri ile insanlar zayıflama beklentisi içerisine girebilirler fakat detoks kısa vadeli bir süreç olmayıp, uzun vadede vücudumuzdan toksinlerin arındırılmasıdır. Detoks günümüzde ticarileşmiş ve endüstrileşmiştir. Detoks bantları, detoks makineleri gibi pek çok ürün piyasaya sürülmüştür. Bu ticarileşme bilim adamlarının detoksa şüphe ile bakmasına yol açmasına rağmen detoks Hipokrat döneminden beri bilinmekteydi. Hipokrat; detoksu hızlandırma olarak da tanımlamakta ve detoksun sağlık getirdiğine inanmaktadır. Çiğ meyve ve sebzelerin inanılmaz iyileştirici gücünü bilen Hipokrat, sık alıntılanan ‘yiyeceğiniz ilacınız olsun ve ilacınız da yiyeceğiniz’ savıyla da bunu vurgulamıştır. Binlerce yıldır Hindistan’da kullanılan ayurvedik tıpta hastalıkları önlemek ve pek çok kronik duruma müdahale etmek için de detoksifikasyon kullanılmaktadır.
Vücuttaki toksinler kısmen dışarıdan alınır, kısmen vücutta oluşur. Modern bilimde genelde serbest radikal olarak adlandırılan bu toksik maddeler doğadaki kirlenme sonucu, solunum yoluyla, yiyecek ve içeceklerle vücuda girerler. Ayrıca yanlış beslenme şekli ve sindirim sisteminin güçlü olmaması sonucu vücutta da oluşurlar. ABD’de ticari üretimde kullanılmakta olan 70.000 adet kimyasal bulunduğu söylenmektedir. EPA (Environmental Protection Agency - Çevre Koruma Örgütü) bunların 65.000 tanesini, insan sağlığına kesinlikle tehlikeli değilse de potansiyel olarak sınıflandırmıştır. Gıda işleme ve depolaması sırasında çok sayıda kimyasal kullanılmakta veya üretimin doğasından kaynaklı kimyasallara oluşabilmektedir. Yani günümüzde kimyasallar çevremizi öylesine sarmıştır ki, bunlardan kaçabilmemiz neredeyse imkansızdır. Ne şekilde alırsak alalım kimyasal toksisitenin önemli semptomlarından biri bağışıklık sisteminde çökmedir. Diğer bir önemli semptom da, sinir sistemine ve nervosizme verilen hasardır. Bu nedenledir ki günümüz insanı kronik depresyon halindedir.
Aldığımız toksik maddelerinden bazıları
Vücudumuza dışarıdan aldığımız toksin kaynakları; çevresel toksik bileşikler, ilaçlar, kimyasallar, radyasyon, besinler yoluyla vücuda alınan pestisitler, ağır metaller… şeklinde sıralanabilir. Bu doğrudan toksin kaynaklarının yanında stres, diyetlerde yüksek şekerli, yağlı ürünlerin, işlenmiş besinlerin bulunması da cabası. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) insan sağlığını etkileyen 10 kimyasalı şöyle sıralamıştır: Hava kirliliği, asbest, arsenik, benzen, kadmiyum, dioksin ve türevleri, eksik veya fazla florür, civa, kurşun ve pestisitler.
İlaç Toksinleri: İyileşmek için aldığımız ilaçlar doğru kullanılmadığı zaman zararlı hale gelebilir. Aldığımız her ilaç vücudumuzda bir iz bırakır. Alınmış eski ilaçlar, çok uzun yıllar sonra bile, yağlı doku ve organlardan bırakılarak; kan dolaşımında yeniden belirebilir. Bu nedenle doktor kontrolü olmadan gereksiz ve fazla ilaç kullanmamalıyız.
Kafein ve Nikotin: Yoğun sigara ya da kahve içicileri, ilaçların yarattığı etkiye benzer etkiler yaşayabilirler. Nikotin ve kafein, sinir sitemine zarar verir ve vasküler sistemi bozar, bu yüzden baş ağrıları, sinirlilik, aşırı halsizlik beklenir.
Tuz ve Diğer Baharatlar: Vücuttaki tuz kalıntıları, deri ve böbrekler yoluyla vücuttan çıkar. Fakat miktarda alınan tuz böbreklerin yorulmasına neden olacağı gibi diğer sağlık sorunlarına da yol açabilmektedir.
Şeker: Şekerin fazlası yağ şeklinde depolanarak; obeziteye, obezite de pok çok sağlık sorununa neden olabilir.
Ağır Metaller: Vücuttaki ağır metal kalıntıları neredeyse herkesi zehirler. Kurşun, alüminyum, civa, bakır, kadmiyum ve arsenik vücudun tamamında birikir. Ağırlıkları nedeniyle, atılmaları zordur ve çeşitli rahatsızlıklara neden olabilirler.
Aşılar: Aşılar, insan için zehirli olan maddeler içerirler. Örneğin civa, formaldehit, alüminyum, vb.
Klor/Su: İçme suyumuzdaki klor, hem damar sertleşmesi hem de kanserde tümör gelişimini tetikleyen bir katalizör gibi davrandığı bildirilmektedir.
Çalışma Ortamı: Kapalı mekan hastalıklarının ana sebebi, bakteriler, mantarlar, virüsler, toz maytları, böcek parçaları ile temastır. Araçlardan, hava borularından gelen kirleticiler, hava yolumuz aracılığı ile taşınırlar. Sağlıksız bir çevre sonucu olarak ortaya çıkan baş ağrıları, göz rahatsızlığı, bitkinlik, alerjik reaksiyonlar, soğuk algınlığı ve gribin yayılması gibi etkiler; kanser, kronik akciğer hastalıkları ve solunum hastalığı dahil olmak üzere pek çok ciddi sağlık problemine yol açabilir.
Detoks Uygulaması
Toksinleri depolama kapasitesine sahip üç organ sırasıyla karaciğer, böbrekler ve akciğerlerdir. Detoksun karaciğeri toksinleri atması için uyardığı, bağırsaktan, böbreklerden ve deriden toksik madde atımını arttırdığı düşünülmektedir. Toksinler yağda çözündüğü için vücudumuzda yağ dokusunda birikip, böbrek yolu veya terlemeyle atılmaz, özel bir uygulama gerektirirler. Çocuklar, hamileler, emzikliler, kronik hastalığı olanlar, yaşlılar ve son 6 ayda operasyon geçirmiş kişilerin detoks uygulamasının sakıncalı olduğu da belirtilmektedir. Ayrıca böyle bir uygulama düşünülüyorsa; mutlaka doktor kontrolünde yapılmalıdır.
Su detoksu, meyve suyu detoksu, el ve ayak detoksu, limon detoksu,.. gibi pek çok türü olsa da detoksun ana prensibi; vücudu zorlayan besinleri diyetten çıkarmaktır. Detoks uygulamaları özel diyetler, bitkiler, vitamin destekleri, terapi, egzersiz, banyo teknikleri ve sauna uygulamalarını içermektedir. Yukarıda saydığımız toksin kaynaklarını ilk etapta azaltmalı, sonrasında da mümkünse hayatımızdan çıkarmalıyız. Bunlar alkol, kafein, doymuş yağlar, işlenmiş besinler, tuz, şeker ve undur. Ayrıca sigara kullanımı sonlandırılmalıdır. Temizlikte kullanılan kimyasal malzeme kullanımını en düşük düzeye indirip gerekirse organik olanlar tercih edilmelidir.
İnternet sitelerinde pek çok detoks kürü önerilmekle birlikte biz 21 gün şu kürü uygulayın, 7 gün şu kürü uygulayın zayıflayın demek yerine detoksu bir yaşam biçimine dönüştürmenizi tavsiye ediyoruz. Detoks kürlerinde, elma, kuru ya da taze kayısı, kiraz, böğürtlen, yabanmersini, kivi, limon, şeftali, çilek, mango, üzüm, kavun, ahududu, çekirdeksiz kuru üzümler, karnabahar, enginar, brokoli, kereviz, sarımsak, soğan, lahana, pancar, ıspanak, tam tahıllar, protein kaynağı olarak balık ve kuru baklagillerin tüketilmesi önerilmektedir. Yani meyve sebze ağırlık beslenmek gerekmektedir. Bol su içilmeli, mümkünse limon sıkılarak içilmelidir. Limon detoks diyetlerinin yıldızıdır. Evet limon asidiktir ve detoks diyetlerinde alkali beslenme tavsiye edilir, fakat limonda bulunan C vitamini antioksidan etkiye sahiptir ve detoks etkisi gösterir. Ayrıca limon toksinlerin çözünmesine yardımcı olmaktadır. 1950’de Stanley Borrougs hastaları için limonata diyetini geliştirmiştir. Alkali beslenme ilkesinden hareketle bol bol ev yapımı yoğurt tüketilmesi gerekmektedir. Çünkü detoksta bağırsak florası çok önemlidir. Yoğurt ve sirke, turşu gibi fermente ürünler bağırsak florasına yardım ederek; patojenlerin atılmasına yardım eder. Deve dikeni tohumu, zerdaçal, yeşil çay, ayı üzümü (Uva Ursi), keten tohumu detoks bitkileri olarak bilinir ve çay veya ekstrakt şeklinde tüketilerek toksinler atılabilir. Hiçbir şeyde aşırıya kaçmadan tüketmeli, ani kilo kayıplarından kaçınılmalıdır. Unutmayın; fazla kilolarınızı siz zaman içinde yavaş yavaş aldınız ve ancak yavaş yavaş verebilirsiniz.
Hayatınızı Detokslamak İster misiniz?
-İşlenmiş gıdalar yerine, doğal ürünleri tercih ediniz.
-Aldığınız gıda maddelerinin içindekiler kısmını mutlaka okuyarak; çok fazla ‘E’ kodu içeren ürünleri tercih etmeyiniz.
-Bol bol sebze ve meyve tüketiniz, mümkünse çiğ olarak tüketiniz. Aynı zamanda meyve ve sebzeleri mevsiminde tüketmeye dikkat ediniz.
-Kullandığınız kozmetik ürünlere dikkat edin, güvenli ve doğal olanları kullanmaya özen gösteriniz. Aşırı kozmetik kullanımından kaçınınız.
-Temizlik ürünlerini aşırı kullanma alışkanlığınız varsa hemen azaltın. İlerleyen dönemlerde ev yapımı doğal temizlik yöntemlerini kullanmaya başlayınız.
-Ev mobilya ve döşemelerinizi tercih ederken, en az kimyasal uygulanmış olanları tercih etmeye özen gösteriniz.
-Yediklerinize dikkat ediniz ve sofradan tam doymadan kalkınız. Ekmek tüketimini azaltıp, bol bol su içiniz. Belirli aralıklarla dektoks kürlerini sağlığınız bozmayacak şekilde, doktor kontrolünde uygulayınız.
-Yaşadığınız ortamı sık sık havalandırıp, bol bol hareket ediniz. Rutin hayat tarzından kurtulup, hayatınıza renk katacak aktivitelerde bulununuz. Kendinize zaman ayırıp, hayattan kısa molalar alarak, tazelenin.
Unutmayın ki detoks önce beyinde başlar ve yaşam tarzı haline gelir.
Mutlu ve sağlıklı günler sizin olsun.
Hasan ÖZ
Referanslar
1. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), http://www.who.int/ipcs/assessment/public_health/chemicals_phc/en/
2. Detox, http://life.gaiam.com/article/10-ways-detoxify-your-body
3. Dr.Mehmet ÖZ, http://www.doctoroz.com/episode/what-your-detox-type
4. Ted H., Spence, Herbal Detox:Doffent Ways to Detoxify Your Body Herbal Detoxification, 2006, https://groups.yahoo.com/neo/groups/kerala-online/conversations/topics/28718
5. Janine, Leach, Detoxifying with the Lemon Diet, 2002, http://www.positivehealth.com/article/detoxification/detoxifying-with-the-lemon-diet