Yük. Kim. Hasan ÖZ
KOKU(Y)ORUM
Terleme olmadan yaşamımızı sürdürmek mümkün değildir. Terleme vücudun göstermiş olduğu doğal bir reaksiyondur. Sosyal yaşamımızda her zaman güzel kokmak isteriz. Özellikle kapalı ortamlarda ayak kokusu ve koltukaltı kokusu herkesi rahatsız eder. Güzel kokma temizliğin bir parçasıdır. Özellikle bazı insanlar benim terim kokmaz veya bazıları benim terim çok kötü kokar der. Terimiz neden kokar? Bu kokuyu baskılamak ya da engellemek için kullandığımız ürünler ne kadar sağlıklı, bunları kullanmamız sağlığımız açısından risk oluşturur mu? Koku önleyici ürünleri nasıl seçmeliyiz?
Ter neden koku yapar?
Vücudumuzda yayılmış 2 milyon ter bezi bulunmaktadır. Terleyerek vücut ısımızı sabit tutarız. Fiziksel aktiviteler dışında heyecan, korku, utanma ve sıkılma gibi pek çok olay terlemeye sebep olabilir. Dış şartlar veya gerilim arttığında dolaşım hızlanır, ter bezleri aktif hale gelerek deri yüzeyinde ter meydana gelir. Deri üzerinde oluşan ter bu durumda hemen buharlaşıp, deriyi soğutur. Bir insan ortalama günde 0,5-1 litre terlemektedir. Ter normalde renksiz ve kokusuzdur. Fakat bakteriler sıcak ve nemli ortamlarda hızla çoğalarak bu salgının kötü kokmasına neden olur. Bu nedenle özellikle koltuk altı ve kasık bölgesinde terleme sonucu kötü koku oluşumu meydana gelebilir.
Vücudumuzda iki tür ter bezi bulunmaktadır: Ekrin ve apokrin. Ekrin denilen ter bezi, tüm bedende, avuç içi ve ayak tabanlarında bulunurlar. Ekrin bezlerinden çıkan ter, vücuttan atılması gereken çeşitli kimyasal maddeleri içeren berrak, tuzlu bir sıvıdır ve koku yapmaz. Apokrin adı verilen bezler ise koltuk altlarında, üreme organları ve göğüs çevresinde yoğunlaşmışlardır. Bu bezlerden salgılanan ter, bakterilerin çok sevdikleri yağ ve proteinleri içeren, yapışkan ve bulanık bir sıvıdır. Deride uzun süre kalırsa bakteriler tarafından kullanılır ve hoş olmayan vücut kokusu meydana gelir. Bakteriler apokrin bezlerden salgınan terdeki maddeleri kullanır fakat bunlardan tiyoalkolleri (Tiyoalkoller (RSH)- yani alkollerdeki -OH grubunun yerini -SH grubu almış bileşik grubu) üretirler. York Üniversitesinde koltuk altındaki teri kullanan ve tiyoalkol üreten bir grup bakteri türü incelenmiş ve en fazla tiyol üreten bakteri grubunun Staphylococcus hominis olduğu saptanmıştır.
Vücut Kokusunun Oluşumunda Rol Oynayan Faktörler
-Stres: Endişe hali vücutta kortizol hormonu salgılanmasına neden olur bu da apokrin bezlerden ter salınmasını tetikler. Koltuk altlarınızda bakterlerin bulunmasıyla birlikte teriniz kokmaya başlar.
-İlaçlar: Nonsteroid, anti-inflamatuar ve bazı antideprasan ilaçlar yan etki olarak terlemeyi ve vücudun kokmasını arttırabilirler.
-Gıdalar: Soğan, sarımsak, köri gibi özellikle kükürt içeren gıdalar ter kokusunun yoğunlaşmasını sağlayarak kokmanıza neden olurlar. Yüksek miktarda rafine şeker içeren gıdalar da vücut kokusunu değiştirebilir. Çünkü karbonhidratlar bakteriler için besin kaynağıdır.
-Deodorantlar: Evet yanlış duymadınız, kötü kokuyu baskılamak için kullanılan deodorantlar bakterilerin sayısını arttırarak koku oluşumuna destek olabilirler. Belçika Ghent Üniversitesi’inde yapılan bir araştırmada antiperspirant (ter önleyiciler) kullanımının bakteri sayısını arttırdığını göstermiştir.
-Kişisel hijyen: Özellikle koltuk altları ve kasıl bölgesi temizliğine önem verilmemesi bu bölgelerde bakteri oluşumunu arttıracağından kötü kokunun en büyük kaynakları arasındadır.
-Bazı Hastalıklar: Diyabet, hamilelik, troid sorunları, hipoglisemi, endokardit, kalp krizi, lösemi, menapoz, obezite ve alkolizim gibi sağlık sorunları aşırı terlemeye sebep olabilir.
Kokuyu Önlemek için Kullanılan Ürünler
Vücudun kötü kokusunu önlemek için iki tür kozmetik ürün kullanılmaktadır. Bunlar antiperspirant ürünler ve deodorantlardır. Antiperspirant ürünler cilt yüzeyine ulaşan teri engelleyerek ve antimikrobiyal içerikleriyle kokuya neden olan bakterileri azaltarak kontrol altına almaya çalışır. Deodorantlar ise antimikrobiyal içerikleriyle vücut kokusunu önlemeye çalışır. Ter akışını kontrol etmezler. Her ikisi de kokuyu maskelemek için güzel kokular içerirler.
Kokuyu Önlemek için Kullanılan Ürünler ve Sağlığımız
Kullandığımız ürünlerle bir şekilde kokuyu engelledik, peki ama bu kullandığımız ürünlerin sağlığımıza etkisi ne? Bu ürünlerde kullanılan bazı kimyasal maddeler gerçekten sağlığımız için büyük risk oluşturmaktadır. Bu ürünler vücut dışından çalışırken cilt bariyerini geçebilen kimyasal maddeler içermektedir.
-Alüminyum: Terleme önleyici ürünlerinde ter bezlerini bloke etmek ve saldığınız ter miktarını azaltmak için kullanılır. Ter kanallarının içine girerek; terin akmasını engellemektedir. Terleme önleyici ürünlerde alüminyum zirkonyum ve alüminyum klorohidrat bulunmaktadır. Özellikle meme kanserinde alüminyuma şüphe ile yaklaşılmaktadır. Alüminyumun direkt kanserle ilişkisi kanıtlanmamasına rağmen kanserli dokularda alüminyuma rastlanmış olması bu ürünlere temkinli yaklaşılmasını gerektirmektedir. Alüminyum ayrıca, bazı hastalarda beyindeki plaklarda bu metalin bulunması sebebiyle “Alzheimer hastalığı” ile de ilişkilendirilmektedir, fakat bu alüminyumun ter önleyici ürünler mi alındığı ispatlanmış değildir.
-Parabenler: Parabenler, deodorantlara ve ter önleyici maddelere eklenen koruyucu maddelerdir. Metilparaben, propilparaben, etilparaben veya butilparaben formlarında değişik paraben türleri kullanılabilir. Parabenlerin meme kanseriyle bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Bunun nedeni, parabenler vücut tarafından emildiğinde bazı zayıf östrojen benzeri özelliklere sahip olmalarıdır. Doğal olarak alınan ya da hormon tedavisinin bir parçası olarak alınan östrojen, meme kanseri gelişiminde önemli bir etkendir. Bununla birlikte çocuklarda erken ergenlik ve organ toksisitesi parabenin yol açtığı diğer sağlık sorunudur.
-Ftalatlar: Ftalik asidin monohidrik alkoller ile yaptığı diesterlere ftalatlar denilmektedir. Genellikle plastiklerin esnekliğini arttırmak için kullanılmaktadırlar. Ftalik asidin monohidrik alkoller ile yaptığı diesterlere ftalatlar denilmektedir. Genellikle plastiklerin esnekliğini arttırmak için kullanılmaktadırlar. En çok bilinen ftalat DEHP [di(2etilheksil)] ftalat’ın insanlarda kansere neden olduğu IARC (Internatıonal Agency For Research on Cancer–Uluslararası Kanser Araştıma Ajansı) tarafından kabul edilmiştir. Bazı ftalat türlerinin karaciğer ve böbrek üzerinde etkili olduğu bildirilmektedir. Ftalatlar ayrıca erkeklik hormonunun bozulmasına, doğumsal gelişim kusurlarına, üreme organlarında bozulmalara, hormon dengesinin bozulmasına sebep olabilmektedir.
-Triloksan: Triklosan cilt ve başka yüzeylerdeki bakterileri öldürmek için kullanılan yapay, antimikrobiyal bir kimyasaldır. Kozmetik ve temizlik ürünlerinde kullanılan antibakteriyel ve anti mantar ajanlardan biridir. Antibakteriyel sabunlar, diş macunu, deodorantlar, kişisel bakım ürünleri, okul gereçleri (kalem, hesap makinesi, makas), plastik oyuncaklar, temizlik malzemeleri, çamaşır yıkama ürünleri, tekstil ürünleri, halılar ve yapıştırıcılarda kullanılabilmektedir. Bu kimyasalın hormonal bozukluklara, kas sisteminde bozukluklara, gebelik anomalilerine, cilt, göz ve akciğerde tahrişe neden olduğu ileri sürülmektedir. Deodorantlarda bulunan triklosan cildi tahriş ederek dermatite neden olabilmektedir.
-Kokular: Kokuların içerdiği kimyasallar genellikle gizlidir. Fakat güvenlik testlerinden geçtiği için güvenli kabul edilir. Yine de deodorant ve ter önleyici ürünler kalitesiz kokular içerdiği taktirde cildinizde alerjik reaksiyonlar ve cilt tahrişi yaşamanız ihtimaller dahilinde.
Koku Önleyici Ürün Seçimi
Deodorant ve antiperspirant ürün seçerken zararlı kimyasal bulunmayan, doğal ürünler bulmak gerçekten zor. Fakat öncelikle ürünün içerine dikkat ederek işe başlamamız son derece önemlidir. Seçim yaparken ‘doğal’ veya ‘organik’ gibi reklamasyonlardan ziyade öncelikle içeriğine bir göz atmanızda fayda var. İçeriğinde saydığımız alüminyum, paraben, ftalat, triloksan gibi maddeler yer alan ürünler tercih etmeyiniz. Güvendiğiniz sürekli kullandığınız markaların ürünlerini tercih etmeniz sağlığınız açısından faydalı olacaktır.
Tüm bunların dışında ter kokusunu önlemek için sıcak aylarda baharat kullanımını sınırlandırabilir, pamuklu ve açık renk, nefes alan kumaşlardan yapılmış giysileri tercih edebilirsiniz. En iyi temizlik su ve sabunla yapılan temizliktir. Günlük duş alımı, koltuk altı ve kasıl bölgesindeki hijenik temizliğe dikkat edildiği, bakteri olmuşunu sağlayan şartlar minumuna indirildiği sürece günlük terleme ile oluşan koku tolereedilebilir seviyelere çekilebilir. Böylelikle deodorant ve antiperspirant ürün kullanımını aza indirerek sağlığımız koruma adına adım atabiliriz. Mutlu ve sağlıklı günler sizlerin olsun…
Referanslar
1-Meet The Bacteria That Make A Stink In Your Pits. NPR.org. Retrieved 10 July 2016
2-Antiperspirants may actually make you smell worse. Washington Post. Retrieved 10 July 2016
3-An earlier age of breast cancer diagnosis related to more frequent use of antiperspirants/deodorants and underarm shaving: European Journal of Cancer Prevention. (2016).
4-Heid, M. (2015). You Asked: Can Deodorant Give You Cancer?. TIME.com. Retrieved 10 July 2016
5-IARC, http://monographs.iarc.fr/ENG/Monographs/vol77/mono77-6.pdf