Ceren İnce
Tek Tip Beslenme Yanlışları
Gıdalar, içerdikleri besin ögelerinin yanında besin ögesi olmayan yararlı biyoaktif bileşenleri açısından da farklıdır. Örneğin, bir sebze ya da meyvede vücudun savunma sistemini güçlendiren antioksidan ögeler farklı olabilir. Bu antioksidan ögeler diyetle ne kadar çok farklı çeşitlilikte alınırsa, sağlığımız korunacak ve hastalık gelişimi önlenecektir. Tek bir antioksidan saf olarak insanlara verildiği zaman sağlık koruyucu etkisi görülmezken, değişik tür sebze ve meyve yenerek birkaç çeşit antioksidan alınması sağlığın korunmasında daha yararlı olmaktadır. Diğer yandan gıdalarda üretim aşamalarına bağlı olarak tarım ilacı ve hormon gibi zararlı ögelerin miktarı yüksek iken bazılarında azdır. Örneğin; aynı tip meyve ya da sebze yenildiğinde sürekli aynı kalıntılara maruz kalınmaktadır. Bu açıdan bakıldığında da besin çeşitliliğine dikkat etmenin insan sağlığı açısından önem arz etmektedir.
Diyet yeterli düzeyde karbonhidrat içermezse beyin ve sinir sistemi hücrelerinin enerji gereksinimi için gerekli glikoz, yağın metabolik ürünü olan keton cisimcikleri olarak tanımlanan bileşiklerden karşılanmaya çalışılır. Glikozun bu şekilde sağlanması istenilen bir durum değildir. Keton cisimcikleri ile kanın alkalitesi değişir ve ketozis olarak tanımlanan tablo gelişerek ölümle sonuçlanır. Ketozisi önlemek için diyetin en az 100 g karbohidrat içermesi gerekir. Karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlandığı, protein ve yağ miktarı yüksek olan diyetlerdir. Dengeli diyet ve ketojenik diyet karşılaştırıldığında, dengeli diyetle yağ kaybı daha fazla olurken, ketojenik diyetle su kaybı daha fazla olmuştur.
Düşük Karbonhidratlı Diyetlerin Riskleri;
Uzun vadede etkisi bilinmiyor.
Kişinin metabolik bir rahatsızlığı var ise tedavi edilmeden başarı sağlanamaz.
Tatlandırıcıların serbest bırakılması, kalori kısıtlamasının söz konusu olmaması tartışılacak maddeleri arasında yer alır.
Uzun dönem et tüketimi (özellikle kırmızı et) kolon kanseri riskini üç kat artırmaktadır.
Protein arttıkça, karbonhidratlı diyetlerde lif azalır.
Düşük karbonhidrat diyeti yapanlarda %30 kilo kaybına rağmen kolesterol seviyelerinde artış görülmüştür.
Diyette protein alımının artmasıyla böbrek fonksiyonlarındaki azalma arasında ilişki mevcuttur.
Yüksek Proteinli Diyetlerin Riskleri;
Kroner kalp hastalıkları riskini artırır.
Gut hastalığına neden olur, gut krizlerini tetikler.
İdrarla kalsiyum atılmını artırır.
Tek Tip Beslenmeye Yönelik Diyetlerde Sorgulanması Gerekenler;
Bilimsel anlamda güvenilir mi?
Etkili ise metabolik göstergeler üzerine etkileri nelerdir?
Açlık-tokluk, psikolojik durum, kronik hastalıklar riskinde azalma konusunda etkili midir?
Uzun sürede enerji alımı ve harcamasındaki hormon düzenlemelerine etkileri nelerdir?
Sonuç olarak;
*Tek tip beslenme diyetlerindeki yetersizliklerden dolayı bireyin sağlığını olumsuz etkileyeceği bir gerçektir.
* Hızlı ağırlık kaybını hedefleyen bu diyetlerin uzun dönem etkilerinde zararları bulunmaktadır.
*Ağırlık kaybederken vücut bileşiminde değişiklikler olmaktadır. Vücut yağı ve yağsız doku kitlesinden de kayıplar olmaktadır.
*Ağırlık kaybetmeye yönelik “optimal diyet” yağsız doku kitlesi kaybını en aza indiren olarak benimsenmiştir.
Kaynaklar
Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi. (2015) (http://www.bdb.hacettepe.edu.tr/TOBR_kitap.pdf, Erişim tarihi: 31.07.2018).
Yücesan, S. (2007). Tüketici sağlığı, yaşam kalitesi ve optimal beslenme. Tüketici Yazıları (I), 187.
Kemahoğlu, Ş. Zayıflama Destekleri ve Şok Diyetler (istanbulsaglik.gov.tr/w/sb/per/belge/sok_diyet.pdf, Erişim tarihi: 29.07.2018).
Bornova Halk Sağlığı Kongresi. (2016). Sağlıklı Beslenme, İzmir.
El, SN. (2016). Gıda Bileşenlerinin Beslenme Açısından Önemi. Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü, İzmir.