Bilim
Stephen Hawking dünya çapında nasıl ünlendi?
Bilimsel topluma bir dizi katkıda bulunarak sayısız konu hakkındaki anlayışımızı radikal bir şekilde yeniden tanımlaması ile dünya çapında saygın ve hızla yayılan bir şöhrete sahip oldu.
Hawking’in mücadeleci ve meraklı kişiliği diğer fizikçilerle birçok bahse girmesine neden oldu, böylelikle evren hakkındaki yoğun araştırma projelerine sürüklendi.
Hayatı boyunca kuantum fiziğini ve genel göreliliğini bağdaştırmaya çalıştı ki her ikisi de çok yaygın kabul görmüş teoriler içeren, ancak nadiren kapsamda örtüşen iki farklı fizik stilidir.
Tamamlanmamış hipotezini “Her şeyin teorisi” olarak adlandırmasının nedeni ise, parçacık fiziği ile büyük ölçekli astrofizik arasındaki kesişime inanmasıydı. Eğer böyle bir kesişim gerçekten varsa evrende “her şeyi” açıklayacağına inanıyordu Hawking.
Karadelikten kaçış
Stephen Hawking’in kara delikler hakkında ünlenmiş teorisi 1970 yılında bir gece yatağına giderken şekillendi. Kendi ilişkilerinden, amyotrofik lateral skleroz (ALS) rahatsızlığına dair düşüncelerini temel alarak; kara deliklerin hiçbir zaman küçülmediğini aksine git gide büyüdüklerini, bir şekilde madde tüketirken her zaman daha da yoğunlaştıklarını ve daha da karanlıklaştıklarını fark etti.
Kara delikler özlerinde “tek taraflı sokaklardır” ki bu daha fazla madde tüketmelerine ve böylelikle büyümelerine neden olması 1970 yılında yayımlanmış olan tam makalesinde bir devrim niteliğindeydi.
Hawking’in bir başka harikası ise kendine özgü Stephen Hawking yoluydu. 1974 yılında Jacob Bekenstein adındaki bir öğrencinin, maddelerin kara deliklerin etkinlik ufkunu geçmeden önce, yani bir kara delik tarafından tüketilmekte olan maddenin "dönüşü olmayan" atomik noktasından kurtulduklarına dair zoraki yazdığı hipotezi çürütmek üzerineydi.
Bekenstein Hawking’in kendine özgü eksantrik düşünme şeklinden ilham aldı, ancak kendi yazısı ile Hawking’e bile meydan okudu. Böylelikle profesör ve öğrenci arasındaki etkileşim Hawking’i benzersiz kıldı. Herkesin fikrini ciddiye aldı ve her birini çürütmek için kanıtlar bulmak üzere yorulmaksızın çalıştı.
Demokratik ve maneviyata sahip bir bilim insanıydı; evrene inandığı kadar insan aklına da inandı ve fikirleri tipik matematiksel ya da teorik fizikçilerin gitmeyeceği yerlere yönlendirdi.
Albert Einstein 1915 yılında genel görecelilik teorisini yazdığında, gözlemlediği kara deliklerin kozmik olaylara ve madde ve boyutsallığı içeren karmaşık bir dizi denkleme dayanarak var olduğunu öne sürdü.
Kara deliklerin yer çekimsel çekişi ve “yoğunluğu” olduğunu ve o kadar yüksek bir yoğunluktan bahsetmişti ki olay ufkunu geçtikten sonra maddenin katiyen kaçamadığını ve tamamen yok edildiğini yazmıştı. Kara delik teorisi tüm dünya çapında kabul ve destek kazandı. Daha fazla araştırma varlığını destekliyor gibiydi, ancak çağdaş okuyucunun kara deliklerin olası bir teori olarak kabul edilmediği bir zaman hayal etmesinin zor olduğu bir gerçektir.
1974'te Hawking, öğrencisinin haklı olduğunu keşfedince tüm fizik topluluğu da Hawking kadar şaşkına uğramıştı. Olay ufkunu geçmeden bazı şeylerin, örneğin fotonlar ve nötronların, kara delikten kaçabileceğinin teorisini ortaya attı. Olay ufkunu, özellikle fotonlar ve nötronlar gibi atom altı parçacıkları geçmeden önce bazı şeylerin kara delikten kaçabileceğini teorileştirdi.
İlk devriminden 40 yıl sonra, karadelikler hakkında "parçaçıkların olay ufkundan kaçması" ile ilgili yazdığı makalesi yine bir devrim niteliğindeydi. Bu kez kara deliklerin başlangıçta sandığımız kadar kapsamlı olmadığını ileri sürdü. Dahası, ışığın aslında karadeliklerin bazı kısımlarından geçebileceğini ve daha önce kaçınılmaz olduğunu düşündüğümüz karadeliklerin bazı parçaçıklarından belirli bazı parçacıkları serbest bırakabileceğini söyeledi.
Her Şeyin Teorisi
Bilimsel topluluk içinde "Her Şeyin Teorisi" kuantum mekaniğinin ve klasik fiziğin, evrenin yasalarını açıklamak için, kesişebilecekleri yolu açıklamak üzerine kullanılan bir terimdir.
Hiç kimse, dünyada ve evrende gözlemlenen olayrları açıklamak için kanıtlanmış veya kullanılan bir "Her Şeyin Teorisi"ni tam olarak geliştirememişti. Stephen Hawking'in formülüne göre şu an olduğumuz nokta her şeye ait bir teoriye sahip olduğumuz en yakın nokta denilebilir. Çünkü kara delikten kaçan maddeler, ya da bunlara "Hawking Radiation" da diyebiliriz, üzerine yazdığı teorisi ile bir bilim adamının hem kuantum mekaniğine hem de klasik fiziğe dayanan kapsamlı bir hipotez yarattığı ilk kez görülüyor.
Uzay-zamanda parçacıkların ve büyük cisimlerin davranışlarının kesiştiği küçük bir anı bularak, Hawking, bilimsel topluluğun kapısını uzayda gözlemlenebilecek her şeyin yeryüzünde de tıpkı uzaydaki gibi gözlemlenebileceği yolları keşfetmesini sağlamış olabilir.
Stephen Hawking, Hawking Radiation'ı açıkladığında maddelerin karadelikten kaçabileceğine dayanarak tüm bilimsel topluluğu şoke etmekle kalmamış; bu durumda teorisinde o kadar ileri gitmişti ki bu parçacıkların kara delikleri parçalayıp kara deliklerden kaçtıklarında bu durumun kesin bir "bilgi kaybı" olacağını da dile getirdi (burada bilgi kaybından kasıt, kara deliklerin evrenden bilgileri silmesidir). Bu teori kesinlikle bilimsel topluluğun kabul ettiği ve geniş çapta kabul gören fizik göze alındığında fiziğin anlayışına aykırıydı
Stephen Hawking'in mirası
Stephen Hawking, modern bilimi sonzua dek değiştiren birçok kuram önermek için rekabetçi çizgisini ve inanılmaz aklını kullandı. İster yaratıcı bir öğrencinin fikirlerini çürütmeye çalışıyor olsun, isterse akranlarından gelen şüphecilikle karşı karşıya kaldığında teorilerini daha da güçlendirmeye çalışıyor olsun, Hawking’in şiddetli bağımsız ve yorulmak bilmez aklı, akrabaları ve bilim adamlarının evreni nasıl anladıklarını değiştiren fikirleri bize getirdi.
Olasılıkları tekrar tekrar yendi hem kendisine uzun süre yaşamayacağı teşhisi koymuş doktorları hem de beynini rehin almış bedenine karşı çalışmaya ve fikirleriyle bilimde devrim yapmaya devam etti. Akran fizikçilerle de 21. yüzyıldaki profesörlerle de kaygısızca ve rekabetçi ruhuyla iddialara girmeye devam etti.
Bilim adamları, teorisinin kara deliklerin evrendeki bilgileri sildiği konusunda yanlış olduğunu iddia ettiğinde, kendini savunmak için yorulmadan çalıştı. Bilginin silinmediği konusu kabullendirilmeye zorlandığında bile yılmadı. Bunun yerine bilgi silinmemiş olsa bile kara delikler tarafından o kadar çok bozulmuştu ki sadece en ilkel halde ve tanınmaz bir şekilde kaldığını açıkladı. Bu, Hawking'in dehasının tipik bir örneğiydi: Katı bilimin başarısız olduğu yerde yaratıcılık ve kozmos ile neredeyse olağandışı bir bağlantıyı kullanarak, bilim adamlarına gelecek on yıllarda kafalarını kaşıyacak bir hipotez ve belgeler mirası bıraktı.
Teorilerin pek azı "kanıtlanmış" olduğundan Nobel Ödülü'nü hiç kazanamamış olsa da mirası çok geniş çaptaydı, bir astrofizikçiden tutun da gündelik bir insana kadar herkesi kapsıyordu.
Her Şeyin Teorisi belki de Hawking'in tam olarak hayal ettiği gibi olmayabilir, ancak bilim ve sanatta daha yeni ve riskli konular (Bleeding Edge) üzerine yazılar yazdı ve tüm zamanlar boyunca astrofiziği etkileyecek maneviyat üzerinde bulunan evreni algılamanın bir yolu olarak bir sözlük oluşturdu.
Çeviri: https://www.iqsdirectory.com/blog/what-was-it-that-made-stephen-hawking-so-great/