Bilim
ADLİ TIPTA YENİDEN YÜZLENDİRME
İskoçya’da yaşamış üç insan kendileri bu ihtimali düşünmemiş olsa bile artık neye benzediklerini bilebiliyoruz. Tamam da adli tıp bunun neresinde mi? Hadi inceleyelim o zaman.
YENİDEN YÜZLENDİRME NEDİR?
Öncelikle yeniden yüzlendirmeden bahsedelim biraz. Yeniden yüzlendirme; kayıp veya kimliği belirsiz bir kimsenin kimliklendirilebilmesi için yüz şeklinin yeniden yapılandırılması olarak tanımlanabilir. Yeniden yüzlendirme çalışmalarında kullanılan süperimpozisyon yöntemi, elde edilen kemik doku görüntüleri ile fotoğraf veya videolardan elde edilen görüntülerin üst üste bindirilmesiyle gerçekleştirilir. Manuel yöntemlerle yeniden yüzlendirme ise, doğrudan kurbanın kafatasına kil, plastik veya balmumu gibi malzemeler uygulanarak gerçekleştirilir.
Bu yöntemde farklı yumuşak doku derinlikleri işaretlenir ve kafatasına sabitlenir. Üç boyut teknolojisindeki gelişmeler sayesinde hızlı, verimli ve uygun maliyetli birçok bilgisayar destekli adli yüz yeniden yapılandırılması yöntemi geliştirilmiştir. Çoğunlukla 3D animasyon yazılımları kullanılırken, kullanılan diğer sistemde dokunsal geri bildirimli sanal sistemdir. Dokunsal geribildirim sistemi analiz sırasında kafatasının yüzeyini hissetme kabiliyetine sahiptir ve aynı zamanda kas tutunma kuvveti, göz pozisyonu vb. yüz rekonstrüksiyonu için önemli iskelet detaylarına erişimi sağlar. Uygulayıcının beceri gerekliliğini azaltır. Ayrıca antropometrik ölçümler vasıtasıyla elde edilen ölçümler referans alınarak bir takım bilgisayar yazılımları sayesinde, yeniden yüzlendirme işleminin gerçekleştirilebilmesine olanak tanıyan programlar da geliştirilmektedir.
YENİDEN YÜZLENDİRİLEN ÜÇ KİŞİ
Peki bu bilgileri neden anlattık? Çünkü yakın zamanda yeniden yüzlendirme ile ilgili çok güzel bir çalışma yapıldı. Öncelikle her şey bir kazayla başlıyor. 1957'de İskoçya'nın Whithorn kentindeki terkedilmiş bir Orta Çağ mahzeninde işçiler, üç taş tabuta denk geliyorlar. Daha sonra bölgedeki kazılarla din adamlarının cesetleri ve Orta Çağ manastırına zengin bağışçılar da dahil olmak üzere, süslü eserler ve insan kalıntıları içeren düzinelerce mezar ortaya çıkarılıyor.
Bradford Üniversitesi arkeologları ve diğer uzmanlar arasındaki iş birliği sayesinde 700 yıl önce ölen insanların şaşırtıcı üç boyutlu görüntüleri ve animasyonları oluşturuldu. Yüzleri dünya tarafından kaybolmuştu ama şimdi, son teknoloji 3D yüz rekonstrüksiyonu sayesinde, Orta Çağ İskoçya'sında ölen üç kişinin gerçekte neye benzediğini görmemiz mümkün.
Curtis-Summers, diyet ve hareketliliğin özelliklerini anlamak için Whithorn mezarlarının bazılarında kararlı izotop analizine öncülük etti ve 3D yüz rekonstrüksiyonları için kafataslarını seçti. Christopher Rynn tarafından her bir kafatasının 3 boyutlu taramaları uygulandı. 12. ila 14. Yüzyıla ait olduğu değerlendirilen bir kadın, yarık dudaklı ve damaklı bir din adamı ve bir Piskopos belirleniyor.
Arkeologlar ve adli bilimciler, radyokarbon tarihleme, eserler, tarihi kayıtlar ve kararlı izotop analizlerine dayanarak, piskoposu 1209'dan 1235'e kadar Whithorn'a başkanlık etmiş olan Piskopos Walter olarak tanımladılar. Walter'ın iskeleti obezite belirtileri ve zengin bir balık diyeti sergiliyordu. Yakut ve zümrüt kakma altın yüzük gibi değerli eşyalarla birlikte tamamen giyinik olarak gömülmüştü. Kadının kimliği belirlenemedi, 20'li yaşlarında ölmüştü ve manastırın yüksek sunağının yakınında deniz kabuklarından bir yatağa gömülmüştü. Bu onun yüksek statüsünün açık bir göstergesi olarak kabul edilmiş. Kimliği belirsiz diğer din adamı, yarık damak ve asimetrik yüzü nedeniyle adli tıp uzmanları için "benzersiz bir meydan okuma" oluşturdu. Toplumun seçkin üyelerinin yanına gömüldü, ancak ayrıntılı cenaze eşyalarından yoksundu.
ADLİ TIPTA YENİDEN YÜZLENDİRMENİN ÖNEMİ
Herhangi bir yerde kafatası kemiği bulunduğunda bu kafatası kemiğinden az önce de belirttiğimiz gibi yüzlendirme yapılabiliyor. Kayıp olan şahısların fotoğrafları ile yapılan yüzlendirme işlemi sonucunda ortaya çıkan muhtemel yüz görüntüsü karşılaştırılıyor. Ülkemizde yüzlendirme işlemini kriminal daireler ve Adli Tıp Kurumu yapabiliyor. DNA’nın kullanım kolaylığı gelişen tıp teknolojisiyle kimliklendirmede çağ atlatırken, 3 boyutlu modelleme daha sık olacak şekilde yüzlendirme yapılıyor. DNA yaygın kullanılmadığı zamanda özellikle kilden yüzlendirme çok sık kullanılıyordu ve gerçekten muhteşem tahminler ortaya çıkıyordu.
Sözün özüne gelecek olursak; adli bilimler ve adli tıp sayesinde yeniden yüzlendirmeyle kaybolmuş, unutulmuş kişiler veya unutturulmaya çalışılmış maktüller tekrar karşımıza çıkıyorlar ve bize şunu söylüyorlar adeta.
Hayat bize ne sunarsa sunsun, isterse adı sanı duyulmamış, önemsiz kabul edilen biri olalım; şu an olmasa da bir gün söyleyecek sözlerimiz olacak, belki birilerinin hayatlarına dokunabileceğiz.
Uz. Dr. Uğur Çom
Adli Tıp Kurumu /