Haberler
'Süper görüş' baktığımız dünyayı nasıl değiştirecek?
GPS şehirlerde çalışmıyor. Sorun şu ki şehirlerde GPS sinyalleri uzun binaların duvarlarına çarptığı için çok iyi işlemiyor, o yüzden genelde kayıp sinyaller veriyorlar.
Düşünsenize, yolunuzu bulmak için GPS'e ihtiyacınız olmasaydı ve akıllı telefonunuzun kamerasında görülen oklar size nereye gitmeniz gerektiğini söyleseydi...
Blippar'ın arttırılmış gerçeklik şehir uygulaması
Açıkçası bu artırılmış gerçeklik (AR) veya bilgisayarlı görme kullanan birçok uygulamanın yaptığı bir şey.
Bilgisayarlı görme, yapay zekanın bilgisayarlara gerçek dünyadaki nesneleri görmeyi ve aralarındaki farkı ayırt etmeyi öğreten bir kolu.
Bu sürücüsüz araçların, yüz tanımanın, tıbbi teşhisin altında yatan teknoloji, hatta Snapchat'te yüzünüze eklediğiniz tavşan kulaklarının ve kedi bıyığının altında bile bu teknoloji var.
300 şehirde yürüme rotası
Teknoloji şirketi Blippar, 'şehir içi görsel konumlandırma' adında bir teknoloji geliştirdi ve bunun GPS'ten iki kat daha iyi ve doğru olduğunu iddia ediyor.
Bilgisayarlı görme özelliğini yerleştirdiği AR City adlı uygulamasında kullanıcıların tam olarak nerede olduğunu tespit ettiğini ve nereye gidebileceklerini telefon ekranlarında görebileceklerini aktarıyor.
Böylece gerçek bir sokak görüntüsü üzerindeki oklar sayesinde nereye gitmeniz gerektiğini görebileceksiniz. Ancak Blippar'ın müdürü Danny Lopez böylesine detaylı görüntülemenin şimdilik sadece Londra'nın merkezi, San Francisco, California'daki Mountain View gibi yerlerde olduğunu açıklıyor.
Blippar'dan Danny Lopez
Lopez, Apple'ın haritalarına eklemlenmiş AR ile kullanılacak basit navigasyonun 300 şehirde yürüme rotalarını göstereceğini ve GPS teknolojisini kullanacağını söylüyor.
Sokak isimleri ve ilgi çekici yerlere dair bilgiler haritalara yerleştirilecek.
AR City'nin deneme sürümü sadece Apple iPhone 6s ve daha üstü modellerde var.
Bilgisayarlar görsellerde iyileşiyor
Araştırma şirketi IHS Markit'ten analist Ian Hogg, bilgisayarların eskiden yazılı mesajları anlamakta iyi olduğunu, ancak son yıllarda kompozisyonlardan yola çıkarak bilgisayarların fotoğrafları da organize edebildiğini söylüyor.
Microsoft Translate uygulaması ile gerçek zamanlı analiz kabiliyetine kavuşuyorlar.
Bilgisayarlar dijital imgeleri görmediği, sadece numaraları algıladıkları için desenleri yorumlamakta eğitime ihtiyaçları var.
Objelerin etiketlenmesi
Pinterest'in kurucusu olan ve başında bulunan Ben Silbermann, dünya çapında 200 milyon kullanıcısı olan uygulamasının bir 'görsel keşif aracı' olduğunu ve bilgisayarlı görmenin ileri aşamasında yer aldığını söylüyor.
Bilgisayarlar şimdi aynı fotoğraftaki farklı objeleri ayırt edebiliyor, Facebook'ta etiketleyebildiğiniz yüzleri objeler için yaptığınızı düşünün.
Bunun Pinterest'te kullanıcıların fotoğraf çekebilmelerini sağladığını ve sistemin fotoğraftaki lamba, masa, sandalye gibi objeleri etiketleyebildiğini, bu etiketlerden yola çıkarak da benzer şeyleri bulabildiğini düşünün.
Silbermann'a göre bu "sistemi eğitmek için inanılmaz sayıda şeyin etiketlenmesi" demek.
Bunun için bilgisayarlı görme alanında çok sayıda uzman işe aldıklarını anlatıyor.
Silbermann, birkaç yıl önce ses tanıma teknolojisi neredeyse şimdi de bilgisayarlı görmenin aynı yerde olduğunu aktarıyor: "Apple'ın Siri'si birkaç yıl önce çok iyi çalışmıyordu, ancak şimdi iyi. Bilgisayarlı görme de o zamanki gibi bir konumda."
Geleceğe baktığımızda ise fiziksel ve dijital dünya karışımının en geçerli olacağı zamanın, elimizde akıllı telefonların değil ama gözümüzde akıllı gözlüklerimizin ve önümüzde ekranların olduğu anda yaşanacağını söyleyebiliriz.
Eğer ağırlık, batarya dayanıklılığı ve tasarım sorununu çözebilirsek akıllı ekranlar çevremizdeki statik dünyayı canlı ve bilgi dolu bir evrene dönüştüren 'süper görüşü' yakında sağlayabilir.
Kaynak: http://www.bbc.com/turkce/haberler-42149282