Labmedya - Laboratuvar ve Sağlık Gazetesi

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Medikal Onkoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Özkan; Amerika’da Ulusal Sağlık Enstitüsü’nün yaptığı 2018 yılı istatistiklerine göre, son 12 yılda Amerika’da ve bununla paralel olarak tüm dünya ülkelerinde, kanser vakalarında yüzde 15 oranında azalma görüldüğünü ifade etti.

Gelişen tedavi yöntemleri, artan bilinç ve erken önlem almaya bağlı olarak azalan kanser hastalığının neredeyse kronik bir hastalık görünümü aldığını belirten Özkan, “Özellikle tedavi edilebilir kanserlerde, kanserden dolayı ölüm vakalarında etkin bir düşme var. Çünkü kanserler kronik bir hastalık olmaya doğru yol izliyor. Bunun nedeni de birçok kanser hastalığı için çoklu tedavi seçeneklerinin artmış olması.

Örneğin bir meme kanseri, bir prostat kanseri bundan 10-15 yıl önce bun kadar etkin tedavi edilemiyordu. Ama günümüzde sadece kemoterapi değil; akıllı ilaçlar, hormon terapide gelişmeler bu gibi kanser türlerini etkin tedavi etme şansımızı artırdı” diye konuştu.

Değişen yaşam tarzı ve hareketsizlik en büyük neden!

Öte yandan Özkan; tüm dünyada beslenme alışkanlıklarının rafine edilmiş gıdalara doğru kayması, doğadan direkt alınıp tüketilen besin maddelerinin tüketiminin azalması, teknolojinin sağladığı kolaylıklara bağlı olarak ortaya çıkan sedanter yani hareketsiz yaşamın sindirim sistemiyle ilgili vakaların artırdığına dikkat çekti.

Bunlar arasında en çok safra yolu kanserlerinin görülme sıklığının arttığını kaydeden Özkan; hastalığın genelde ilerleyen evrelerde fark edilmesinden dolayı tedavi edilemediğini ifade etti. Özkan, “erken dönemde yakalanması, erken müdahale edilmesi belki etkin bir cerrahiyle tümörün tamamen çıkarılması etkin şekilde tedavi imkanı sağlayabiliyor. Fakat hastalarımızın önemli bir kısmı hastalığın ileri evrelerinde bize geliyorlar” dedi.

Kanser görülme yaşı düştü, kadınlar daha büyük risk altında!

Ayrıca safra kesesi kanseri görülme yaşının düştüğünü de belirten Özkan, hastalığın daha çok kadınlarda görüldüğünü vurguladı. Özkan, “Eskiden bu kanserler daha geç yaşlarda yani 70’li 80’li yaşlarda görebildiğimiz ağırlıkta bir kanserdi ama bana o yıllarda 30’lu, 40’lı yaşlarda safra yolu ve pankreas kanseri için gelen hastalarımız var ve sayıları da artmaya başladı.

Cinsiyet olarak da kadın/erkek bir ayrımı yok, her iki cinsiyette de bu kanserleri görebiliyoruz. Ancak kadınlarda da son yıllarda bu kanserde artış var. Sigara ve alkol gibi dış etmenlerin bununla bir ilgisi yok; daha çok beslenmeyle, sedanter yaşam tarzıyla ilgili olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA