Labmedya - Laboratuvar ve Sağlık Gazetesi

Bu, Aarhus Üniversitesi'ndeki araştırmacıların, annelerin stres deneyimleri ile çocuklarının ergenlik gelişimi zamanlaması arasındaki bağlantıyı inceleyen yeni bir araştırmasına dayanmaktadır.

Profesör Cecilia Høst Ramlau-Hansen ile birlikte çalışmayı yürüten Halk Sağlığı Departmanı'ndan doktora sonrası araştırmacı Anne Gaml-Sørensen, ‘Bir annenin hamilelik sırasındaki stres düzeyinin, çocukların gelişimi üzerinde uzun vadeli bir etkiye sahip olabileceğini araştırmak istiyorduk’ diye açıklama yapmıştır.

Daha önce birkaç çalışma hamilelik sırasındaki anne stresi ile çocukların ergenlik çağındaki yaşı arasındaki bağlantıyı araştırmıştır. Bazıları, annelerinin hamilelik sırasında stres yaşaması durumunda kızların ilk regl dönemini akranlarından daha erken yaşadıklarını bulmuştur. Diğer çalışmalar aynı bağlantıyı bulamamıştır. Ancak, Danimarka Ulusal Doğum Kohortu (DNBC) ve dünya çapında türünün en büyükleri arasında yer alan DNBC Ergenlik Araştırması'nın lideri Cecilia Høst Ramlau-Hansen, ‘Hem erkek hem de kız çocuklarında birçok farklı ergenlik belirtecini araştırma fırsatımız vardır.’ diyerek açıklama yapmıştır.

Yeni çalışma, ergenlik dönemleri boyunca çeşitli ergenlik belirteçleri hakkında bilgi veren yaklaşık 16.000 çocuktan elde edilen verileri içermektedir. Kızlarda ilk adetin yanı sıra meme gelişimi ve kasık kıllanma yaşı hakkında bilgi verilirken, erkeklerde ise ses değişiklikleri, testis gelişimi ve kasık kıllanması hakkında bilgi verilmiştir.

Hamile kadınlar ikinci trimesterde hamilelik sırasında stres yaşayıp yaşamadıklarını bildirmişlerdir. Örneğin mali sorunlar, barınma sorunları, aile ve arkadaşlarla ilişkiler, ilişki sorunları veya birinci derece ailedeki ciddi hastalıklardan kaynaklanan stres deneyimleri hakkında bilgi vermişlerdir. Araştırmacılar bu bilgileri çocukların yedi yaşındaki sağlık durumu, boyu ve kilosunun yanı sıra ergenlik zamanlamasına ilişkin bilgilerle karşılaştırmışlardır.

Anne Gaml-Sørensen, ‘Genel olarak, hamile kadınların hamilelik sırasında ne kadar çok stres bildirdiğini, çocukların ergenliğe o kadar erken girdiğini bulduk. Ayrıca bu ilişkinin çocukların kendi refahı ve çocukluktaki Vücut Kitle Endeksi üzerindeki etkisinden kaynaklanmadığını da tespit ettik.’ diyerek açıklama yapmıştır.

Erken ergenlik, yaşamın ilerleyen dönemlerinde ciddi sağlık sonuçlarıyla ilişkili olduğundan, araştırmacılar altta yatan nedenleri anlamanın önemli olduğuna inanmaktadır. Anne Gaml-Sørensen, ‘Erken ergenlik, obezite, diyabet ve yaşamın ilerleyen dönemlerinde zihinsel sağlığın azalmasıyla ilişkilendirilmektedir. Ancak, stres yaşayan hamile kadınlara ekstra destek sağlamanın bilincinde olmak ta oldukça önemlidir.’ diyerek açıklamıştır.

Yazar: Bassma BOUANANI

Kaynakça:https://health.au.dk/en/display/artikel/stress-under-graviditet-kan-paavirke-boerns-pubertetsalder