Labmedya - Laboratuvar ve Sağlık Gazetesi

Gündönümleri, Dünya'nın eğiminin ve Güneş etrafındaki yörüngesinin sonucudur.

Dünyanın dönme ekseni, Güneş etrafındaki yörüngesine göre yaklaşık 23.4 derece eğilir. Bu, yaz Gündönümü sırasında, kuzey yarımkürenin Güneş'e doğru maksimum eğiminde olduğu ve bunun sonucunda daha uzun gündüz saatleri olduğu anlamına gelir. Benzer şekilde, kış gündönümü sırasında, kuzey yarımküre Güneş'ten en uzağa eğilir.

Basitçe söylemek gerekirse, kutuplardan biri Güneş'e daha fazla eğik olduğunda, o yarım küre diğer yarım küreden daha fazla güneş ışığı alır ve bize yaz verir.

Dünya eğik olmasaydı, Güneş tüm yıl boyunca doğrudan Dünya'nın ekvatorunun üzerinde kalacaktı. Bu, 'iklim bölgelerine' sahip olmamıza rağmen, bildiğimiz mevsimlere sahip olmayacağımız anlamına gelir.

Ancak gündönümü, kuzey yarımkürede tipik olarak Temmuz veya Ağustos aylarında meydana gelen en sıcak gün değildir. Bunun nedeni, önceki bahar sayesinde kara sıcaklıklarının hala nispeten soğuk olmasıdır. Mevsimlerimiz, "mevsimsel sıcaklık gecikmesi" adı verilen bir şeye tabidir ve bunun nedeni, hava sıcaklıkları üzerinde maksimum ısıtma etkisinin gerçekleşmesinin biraz zaman almasıdır.

Okyanuslar ve kara kütleleri, daha uzun günlerden emilen ısıyı tekrar atmosfere saldığından, bu tipik olarak Temmuz ve Ağustos aylarında sıcaklıklarda bir artışa yol açacaktır.