Dergi
DNA Veri Tabanları
Zeynep Uslu
DNA; deoksiribonükleik asit olarak da adlandırılan, hemen hemen tüm organizmalarda bulunan ve kalıtsal materyalimizin nesilden nesile aktarılmasını sağlayan, şeker fosfat bağları ile birbirine bağlanmış baz dizileridir. Her insanın DNA’sı (tek yumurta ikizleri hariç) birbirinden farklıdır. Bu farklılık her birimizin farklı görünüşte ve özellikte olmamızı sağlar. İnsan DNA’sı yaklaşık 3,2 milyar baz çifti içermektedir ve hücre çekirdeği içinde sarmal şeklinde bulunmaktadır. Bir hücredeki DNA'nın sarmal yapısını sonuna kadar gererseniz, yaklaşık 2 m uzunluğunda olur, tüm hücrelerinizdeki tüm DNA bir araya geldiğinde ise de Güneş Sistemi'nin çapının yaklaşık iki katı uzunluğundan olacaktır.
DNA Veri Tabanı ise, genetik hastalıklar ya da suç işlemiş kişilerden elde edilen DNA verilerinin elektronik ortamda depolanması anlamına gelmektedir. DNA Veri Tabanları 1980’li yıllarda birkaç kez toplu felaket vakalarında ve bazı cinsel suçlarda polisler tarafından küçük çapta oluşturularak kuruldu fakat etik olarak kabul görülmediği için reddedildi. Zaman içinde suç aydınlatmadaki yüksek oran ve dikkat çeken veri güvenliği sayesinden resmiyet kazandı. DNA veri tabanları resmi olarak ilk kez NDNAD (Birleşik Krallık DNA Veritabanı) 1995 yılında kuruldu. 1997 yılında da CODIS (The Combined DNA Index System) kuruldu.
Bu iki sisteminde kuruluş amacı suçludan, mağdurdan ya da olay yerinden elde edilen DNA’yı sistemde daha önceden depolanmış DNA’lar ile karşılaştırma yaparak olayı aydınlatmaktır. Sistem, biyolojik numuneden (kan, tükürük, saç vs.) elde edilen DNA ile depolanan DNA arasında karşılaştırma yapar. Bu karşılaştırma insan genomunun tamamına bakılarak değil de evrensel olarak belirlenmiş 20 bölgeye bakılarak yapılmaktadır.
DNA’nın spesifikliği ve günümüz koşulları kolaylığı gereği az bir örnekten bile DNA elde etmemizi mümkün kılmaktadır. Bu kolaylık sayesinde olaylar ve şüpheliler arasında bağlantı kurulmakta, gerektiğinde eleme yapılarak çember daraltılmaktadır. Suç aydınlatmada özellikle cinsel suçları aydınlatmada çığır açan bu çalışma günümüze kadar birçok faili meçhul olayları da dahil aydınlatmış toplumda caydırıcı etkiye sahip olmuştur. Ülkemizde DNA veri tabanı kullanılmasa da birçok ülke de DNA veri tabanı kullanılmaktadır. Ülkeler kendi yönergelerine göre sadece suçludan alınan örnek hem suçlu hem mağdurdan alınan örnek, suçlu mağdur gönüllü ve suçlu ailesinden de alınan örnek tercihlerinden DNA barındırmaktadır. Alınan biyolojik örnekten elde edilen DNA sistemde ilk seferde tam eşleşme sağlanmayabilir. Bu gibi durumlar da sistemde, şüphelinin akrabası olabilecek benzer DNA örneği olup olmadığına bakılmakta yani soy araştırması yapmaktadır. Bura da amaç şüphelinin DNA'sı ile akraba olan kişi DNA'sı arasında benzer bölgeler var mı buna bakılmaktadır. Ne kadar çok benzer bölge var ise yakınlık derecesi o kadar yüksektir.
Bakılan bölgeler fiziksel özelliklere bakılmaksızın eşlenme sağlandığında bizi direkt şüpheliye ulaştırmaktadır. Fakat günümüz şartlarında yakın gelecekte DNA profilinden ‘Robot Resim Çıkarma’ mümkün olacaktır.
AKRABANIN IYI TARAFI (!)
Joseph James DeAngelo Jr. 8 Kasım 1945 doğumlu 1973-1979 yıllarında arasında görev yapmış polis memurudur. Göreve başladığı sonraki yıllarda özellikle tecavüz ve hırsızlık suçlarında artış gözlemlenmiş, dönemin yetersiz imkanları sebebiyle de vakalar tam
anlamıyla hiçbir zaman çözülememiştir. DeAngelo ilk kez 1975 yılında Claude Snelling Visalia adlı profesörü kızının gözü önünde vurularak öldürüldü, evlere pencereden girdiğini ve evdeki değerli eşyaları da alarak evden gittiği tespit edildi.
1978 yılında Brian ve Katie Moggiore çiftinin vurarak öldürdü. Çiftlere takıntılı olduğunu ilk önce ikisini bağladığını, kadına tecavüz ettiğini sonrasında ikisini de öldürdüğünü açıkladı. Devam eden yıllarda da tecavüz ve diğer suçların artışı da hala daha devam etmekteydi. DeAngelo 1986 yılına kadar işlediği hiçbir suç delillerin yok edilmesi ve mazeretlerle olayları geçiştirmesi sebebiyle kanıtlanamadı.
2001 yılında, suçlunun tespit edilemediği tecavüz suçlarından alınan örnekler karşılaştırıldı ve DNA testi suçu işleyenin aynı kişi olduğunu gösterdi. Golden State Killer ismi 2013 yılında olaya farkın-dalık yaratmak için bulundu. 2016 yılında FBI yapı-lan çabayı duyurmak ve suçluyu yakalamak üzere şüpheliyi bulana 50.000 $ ödül koyduğunu açıkladı.
2018 yılında şüpheli DNA’sını, sistemde tarattıkların-da bir eşleşme bulamadılar. Polis sonrasında gönüllü olarak DNA verilerinin platform olan GEDmatch’te şüpheli DNA’sını karşılaştırdılar. Tam eşleşme sağ-lanmasa büyük benzerlikler elde ettiler. DeAnge-lonun akrabası aracılığıyla ona ulaştılar ve Golden State Katili 2018 yılında tahliye olmaksızın müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Tarihte kayıtlara ‘Genetik Secere ile Çözülen İlk Vaka’ olarak kayıtlara geçti.
Kaynaklar: