Çevre ve Endüstri
"Tarımın Geleceğine Yönelik Çığır Açan İlerlemeler: Bitkilerin Gücünü Artırma Çabaları"
Dünya genelinde milyarlarca insanın gıda eksikliğiyle mücadele ettiği bir dönemde, tarım sektöründe önemli gelişmeler yaşanıyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün 2022 raporuna göre, dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri gıda eksikliği yaşarken, her on kişiden biri ciddi derecede gıda güvencesizliği yaşıyor. Bu sorunun üstesinden gelmenin yollarından biri ise bitki verimliliğini artırmaktan geçiyor.
Ancak, artan bitki verimliliğiyle birlikte su kullanımında da önemli bir artış görülüyor. Bu durum, tarımın sürdürülebilirliği açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Illinois Üniversitesi'nden Profesör Steve Long, bu soruna çözüm getirmek amacıyla "Artan Fotosentetik Verimlilik Gerçekleştirme" (RIPE) projesini başlattı. RIPE projesi, bitkilerin genetik yapısını değiştirerek fotosentez yeteneklerini geliştirmeyi hedefliyor.
Prof. Long, mevcut bitki çeşitlerinin fotosentez yeteneklerinde çok az gelişme olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, proje bitkilerin verimliliklerini artırmak amacıyla fotosentez sürecinin dijital bir ikizini oluşturuyor. Milyonlarca farklı kombinasyonu değerlendirerek en etkili iyileştirmeleri belirleyen bir yazılım kullanılarak, bitkiler genetik düzenlemelerle daha verimli hale getiriliyor. Bu yaklaşım, kontrollü ortamlarda soya fasulyesi bitkilerinde %20'den fazla verim artışına neden oldu ve şu anda tarla denemeleri devam ediyor.
RIPE projesinin yanı sıra, Oxford Üniversitesi'nden türemiş Wild Bioscience şirketi de bitkilerin fotosentez yeteneklerini artırmaya yönelik benzer bir çalışma yürütüyor. Vahşi bitkilerde bulunan özel bir genin ekspresyonunu artırarak bitkilerin her yaprağının fotosentez yapma oranını artırmaya çalışıyorlar. Bu yenilikçi çalışma, tohum biyomasında %20'den fazla artış elde etmiş ve tarla denemeleri şu anda değerlendiriliyor.
Sürdürülebilir tarım perspektifinde, özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde, belirli tarımsal ürünlerin tanımlanması ve korunması amacıyla seçilmiş ürünler özel standartlar altında kayıt altına alınıyor PDO, PGI ve TSG olarak adlandırılan bu standartlar, tarımsal ürünlerde çeşitliliği koruyarak ürün içeriklerini belirler ve tüketicilere güvenilir gıda sunar.
Bu ileri teknoloji projeleri, tarımın geleceğine dair umut vadeden adımları temsil ediyor. Ancak, gen düzenleme konusundaki tartışmalar devam ediyor. Farklı ülkelerin farklı düzenlemelere sahip olması, bu alandaki yenilikleri uygulamayı zorlaştırabilir. Unutulmamalıdır ki, bu çalışmalar sadece gıda eksikliği sorununu çözmeye değil, aynı zamanda tarımın sürdürülebilirliğini sağlamaya yönelik önemli bir adımı temsil ediyor. Gelecekte, bu tür projelerin ticari ürünlere dönüşmesiyle, tarım sektöründe önemli bir devrim yaşanabilir.
Kaynak: bbc.com
2. Turhan, Ş. (2005). Tarimda sürdürülebilirlik ve organik tarim. Tarım Ekonomisi Dergisi, 11(1 ve 2), 13-24.