Page 12 - Labsektör 02

www.facebook.com/labmedya Kısa Kısa

Rus kozmonotlar uzayda 7 saat kaldı

Rus kozmonotlar Fedor
Yurçihin ve Aleksandr Mi-
surkin, Uluslararası Uzay
Matematiği soyut olmaktan çıkardı İstasyonu’nun (UUİ) dışına
çıkarak, açık uzayda 7 saat
D.Ü Ziya Gökalp Eğitim Fakül- 5 dakika kaldı. Rus МKС-
tesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. 36/37 uzun seferi uçuş
Cemil İnan, Türkiye’deki sayılı mühendisleri Yurçihin ve
Misurkin, UUİ’den açık uza-
matematik laboratuvarlarından ya çıkarak, 7 saat 5 dakika
birini yapmayı başardı. boyunca çeşitli faaliyetlerde bulundu.
Kurduğu laboratuvar ile öğ- Rus uzay programı çerçevesinde UUİ’nin dışına çıkan kozmonot-
rencilerin aslında matematiğin lar, Rusya’nın laboratuvar modülü için elektrik kablosu çekerek,
o kadar da korkulacak bir şey modüle lokal internet ağı bağladı.
olmadığını anladıklarını dile ge- Yurçihin ve Misurkin açık uzayda 7 saat 5 dakika kalarak, Rus-
tiren İnan, “Biz ülke olarak ma- ların açık uzayda en çok kalma rekorunu da kırdı. Planlamalara
tematiği öğretmekte gerçekten göre geçen ay düzenlenmesi gereken uzay yürüyüşü, İtalyan
zorluklarla karşılaştığımızı ve öğretemediğimizi görmüş bulunuyo- astronot Luca Parmitano’nun başlığındaki su sızıntısı nedeniyle
ruz ve bunu artık birçok bilim insanı matematikçi de kabul etmekte- gerçekleşememişti.
dir. Ülkemizde matematiğin öğretimi konusunda başarısız olduğu-
muz hakkında tüm bilim adamlarında bir ortak görüş var. Bundan
hareketle yıllar önce matematiğin daha soyut olmaktan çıkarıp so- İstanbul’a bir ‘kent laboratuvarı’ kuruluyor
mut araçlarla öğretebilir miyiz diye bir sunum yapmıştım. Dünyada
bu konuda gelişmeler var. Örneğin; Almanya’yı, Finlandiya’yı ince- Columbia Üniversitesi’nin
ledim. Neler yapıldığını gördüm. Onların benzerini acaba burada İstanbul’un geleceğiyle il-
yapabilir miyiz? Hatta daha değişik bir şeyler yapabilir miyiz? Diye gili proje ve fikir üreten bir
düşündük ve yola çıktık. Öğrencilerin kendi elleri ile yapabilecekleri ‘laboratuvar’ olarak tasar-
materyaller hazırlattık. Mesela kartonlarla yapılmış basit hesap ma- ladığı Studio-X, açılıyor.
kinesi gibi” dedi. Columbia Üniversitesi’nin
iki sene önce İstanbul
’da açtığı Global Center
Genetik biliminin babası hayatını kaybetti ofisi, kentin geleceği ile
ilgili proje ve fikirler üre-
ten bir ‘laboratuvar’ kuru-
yor: Studio-X. New York,
Amman, Bombay, Pekin, Rio de Janerio, Johannesburg ve
Tokyo’da varlık gösteren Studio-X’in son halkası İstanbul oldu
demek doğru belki de. Direktörlüğünü Mimar Selva Gürdoğan’ın
üstlendiği merkez, öncü sponsoru Borusan Holding’in Salıpa-
zarı’ndaki binasının giriş katında (İstanbul Modern’in karşısı)
açılacak. Kentin bugün ve gelecekte karşılaşacağı sorunları
tanımlamayı ve çözüm için yeni düşünce biçimleri üretmeyi he-
defleyen merkez uzmanlar, üniversiteler, STK’lar ve yerel yöne-
timler arasında bilgi alışverişini sağlayacak ve mekân herkesin
kullanımına açık olacak.

Yakın gelecekte mikroplarla baş edilemeyecek
Çalışmaları ile iki kez Nobel Kimya ödülüne layık görülen İngiliz
bilim adamı Frederick Sanger, 95 yaşında hayata veda etti.
“Dünyanın en büyük bilim adamlarından” ve “İngiliz biliminin “Ulusal Klinik Mikrobiyoloji
gerçek kahramanlarından” biri olarak kabul edilen biyokimyager Kongresi”nin ikincisi, Antalya’da
Frederick Sanger, DNA’nın yapı taşlarının dizinini ortaya çıkaran gerçekleştirildi. Kongre kap-
yöntemlerin öncülüğünü yaparak “genetik biliminin babası” un- samında düzenlenen basın
toplantısında konuşan Klinik
vanını kazanmıştı. Nobel ödülünü iki kez kazanan tek İngiliz bilim Mikrobiyoloji Uzmanlık Derne-
adamı olan Sanger, aynı zamanda proteinlerin yapısını belirleyen ği (KLİMUD) Başkanı Prof. Dr.
teknikler de geliştirmişti. Yurdanur Akgün, Mikrobiyolojik
İngiltere’nin Gloucestershire kentinde 1918 yılında doğan San- hastalıkların dünyanın bütünü-
ger, doktor babasının izinden gitmeye karar vermesine rağmen nün sorunu olduğunu belirterek “Mikrobik hastalıklar dünyada
Cambridge Üniversitesi’nde Biyokimya Bölümü’nden mezun ol- hala çok önemli bir durum. Bir hastadan bulaşan hastalık tüm
muştu. dünyanın sorunudur. Günümüzde mikroplarla baş edecek antibi-
Sanger, ilk Nobel ödülünü 1958 yılında proteinlerin kimyasal ya- yotik ilaçlar çok azaldı. Hastanelerde hastalardan bulaşan enfek-
pısını ortaya çıkaran teknikler geliştirerek kazanmıştı. Proteinleri siyon hastalıklar tüm dünyanın sorunu” dedi.
oluşturan amino asitleri inceleyen Sanger, insülin hormonunun KLİMUD konferansında mikropların sürekli dirençlerini yükselttik-
hangi amino asitlerden meydana geldiğini keşfetmişti. lerini ve evrim geçirip kendi içinde varyasyonların oluştuğu mikro
Daha sonra DNA ile ilgilenmeye başlayan Sanger, bir virüsün ge- organizmaların gittikçe daha dayanıklı olduğu belirtildi. Ayrıca ilaç
sektöründeki firmaların antibiyotik geliştirmekten vazgeçtikleri
nom dizisini ortaya çıkarmayı başarmıştı. Sanger, kendi adını ta- Milyarlarca dolar AR-GE çalışması yapan firmaların, mikropların
şıyan dizi ile 1980’de ikinci kez Nobel ödülüne layık görülmüştü. dirençlerini yükselttikleri için kısa vadeli anti-biyotik geliştirme işi-
Sanger, 65 yaşına kadar çalışmaya devam etmiş, daha sonra çok ni karsız bulduklarına değinildi. Yakın gelecekte mikroplarla baş
sevdiği bahçesine daha fazla vakit ayırmak için emekli olmuştu. edilemeyecek dereceye geleceğimiz kaydedildi.

12 www.labmedya.com