Page 14 - LabMedya - 86
P. 14
14 PISKOLOJI
Örneğin, altı yaşın altındaki küçük çocuklar bir dersin
sınıfta ne kadar hızlı geçtiğini kavrayabiliyor gibi görü-
nüyor, ancak yargıları gerçek süreden çok duygusal
durumlarıyla bağlantılı oluyor.
Çocukların hız ve süre arasındaki bağlantıyı anladıkları
daha sonraki bir aşamada bu iki unsur birleştirilebili-
yor. Bir de hafıza meselesi var.
Birçok araştırma, zamanın akışına ilişkin deneyimimi-
zin beynimizin anıları nasıl depoladığına ve deneyim-
leri nasıl algıladığına odaklanıyor. Bu, Budapeşte'deki
Eötvös Loránd Üniversitesi'nde psikoloji doçenti olan
Zoltán Nádasdy'yi uzun zamandır büyüleyen bir konu.
Nádasdy, 1987'de Budapeşte Üniversitesi'nde lisans
öğrencisiyken, diğer öğrencileri, çocuklar ve yetişkin-
ÇOCUKLAR ler arasındaki zaman algısı üzerine bir saha çalışması
yapmaya ikna etti. Örneğin, bir kaza olduğunda za-
manın neden uzuyormuş gibi göründüğünü anlamak
NEDEN ZAMANI istiyordu. Deney basitti. Çocuk ve yetişkin gruplarına,
her ikisi de bir dakika uzunluğunda iki video göster-
diler ve hangi videonun en uzun, hangisinin en kısa
YETİŞKİNLERDEN hissettirdiğini sordular.
30 yıl sonra, Nádasdy ve ekibi deneyi tekrarlamaya
YAVAŞ ALGILIYOR? karar verdi. Üç farklı yaş grubuna, biri polis ve hırsızları
gösteren aksiyon dolu bir video ve diğeri de nehirde
kürek çeken insanları gösteren bir video izlettirdiler
ve ardından el hareketleriyle süreyi tahmin etmeleri
istendi. Sonuç aynıydı. 4 ile 5 yaşındakiler aksiyon dolu
videoyu daha uzun, sıkıcı olanı ise daha kısa buldu.
Yetişkinlerin çoğu için durum tam tersiydi.
Katılımcıların zamanı düz bir çizgide akıyor gibi algı-
layıp algılamadıklarını anlamak için el hareketlerini
Çocukların zaman kullandılar; üç farklı yaş grubu da zamanı bu şekilde
algısı üzerine yapılan algıladı.
araştırma sayısı Nádasdy deneyin, zamanı tahmin etmek için bir duyu-
nispeten az. Zamanı sal organın yokluğunda, insanların başka yaklaşımlar
kullandığını gösterdiğini söylüyor.
onlar gibi algılamayı
öğrenmekse, bizi "Zamana ilişkin duyusal deneyimimiz hiçbir zaman
aracısız oluşmaz, bu da zamanla ilişkili olduğunu
daha mutlu bir insan düşündüğümüz bir şeyi ana dahil etmemiz gerektiği
anlamına gelir" diyor:
Bizim evde zamanın ne kadar hızlı ya da yavaş geçti- yapabilir. biçimimizi bu ayrım yapılandırıyor gibi görünüyor" diyor.
ğine ilişkin tartışmalar sıklıkla yapılır. Oğlum, “Zaman “Psikolojide buna sezgisel yöntem denir. Peki, ço-
en yavaş arabada geçiyor!” diyor. Kızım, “Asla!” diye Profesör McCormack çocukların doğrusal zaman duygu- cuklar nereye kadar sezebilir? Bunun hakkında ne
yanıtlıyor. “Zamanı yavaş geçiremeyecek kadar çok sunu ne zaman kavradıklarına dair net bir bilgi olmasa kadar konuşabilirler?"
meşgulüm ama belki hafta sonları kanepede film da, gelişimin nispeten erken dönemlerinden itibaren
izlerken yavaş geçiyordur" diyor. çocukların yemek ve uyku saatleri gibi rutinlere duyarlı Bu gösterge, çocuklar okula başladıklarında, eşza-
olduklarının bilindiğini söylüyor. manlılık ve mutlak zaman kavramlarını öğrenmeye
İkisi de Noel'in ve doğum günlerinin ertesi günü, bir başladıkları için değişme eğilimi gösterir.
sonraki kutlamaya kadar 365 gün beklemeleri ge- Fakat bunun, yetişkinlerdeki doğrusal zaman duygusuyla
rektiğini anladıklarında, bugünün "yavaş" ve kasvetli aynı şey olmadığını vurguluyor. "Bize zaman duygusunu vermez, ancak bu sezgisel
geçtiği konusunda hemfikirler. Onların yaşlarında yöntemleri başka bir şeyle değiştirir. Okula gittiğinizde
yıllar hiç geçmiyormuş gibi geliyor. Çocukların aksine yetişkinler, geleneksel saat ve takvim bir programınız vardır. Gününüz tamamen kontrol
sistemi hakkındaki bilgileri sayesinde, bir olayın gerçek- altındadır."
Bu hissi iyi hatırlıyorum. Sulu oyunlarla, yeni biçilmiş leştiği zamandan bağımsız olarak, belli bir an hakkında
çimlerde hoplayarak geçen yaz tatillerinde, zaman düşünme kapasitesine sahipler. Bunda sözcüklerin an- McCormack, çocuklar için zaman kavramı söz ko-
gerçekten yavaş akıyormuş gibi hissettiriyordu. lamlandırılabilmesi de rol oynar. nusu olduğunda iki faktörün daha devreye girdiğini
söylüyor:
FARKLI ZAMAN ALGISI McCormack, "Çocukların, önce, sonra, yarın ve dün gibi
terimleri kullanarak zamansal dili gerçekten tamamen "Birincisi, kendilerini kontrol etme becerilerinin yetiş-
Kuzey İrlanda'daki Belfast Kraliçe Üniversitesi’nde yetkin bir şekilde kullanabilmeleri vakit alır" diyor. kinlerle aynı olmaması.
bilişsel gelişim üzerine çalışan Psikoloji Profesörü
Teresa McCormack, çocukların ve zamanın çok az McCormack, zamanın akışına ilişkin anlayışımızın, zaman "Daha sabırsız olabilirler ve beklemek onlar için daha
çalışılmış bir konu olduğunu düşünüyor. duyarlı yargılarda bulunmamız istendiğinde temellendiğini zor olabilir. Bu, dikkat süreleriyle de ilgili olabilir. Bir
ekliyor: "Bu soruyu olaylar yaşanırken mi yoksa geriye zaman diliminin akışına ne kadar çok dikkat ederseniz,
Yaptıkları çalışmalar, çocukların zamanı algılama dönük olarak mı soruyorsunuz?" sizin için o kadar yavaş geçiyor gibi görünür."
süreçlerinin farklı olup olmadığını, örneğin yetişkin-
lerinkinden farklı bir hızda işleyen biyolojik bir saatle Birçok kişi için geçerli olabilecek bir örnek veriyor. "Çocu- DUYGU DURUMU FAKTÖRÜ
yaşayıp yaşamadıklarını araştırıyor. Ancak hala çok ğumun doğduğu andan evden ayrıldığı ana kadar geçen
sayıda soru var. zaman, göz açıp kapayıncaya kadar geçmiş gibi gelir. Fransa'daki Clermont Auvergne Üniversitesi’nde psi-
Ancak çocuğunuzu yetiştirirken, tek bir gün bile sonsuzluk koloji profesörü olan Sylvie Droit-Volet ve İngiltere'deki
McCormack, "Çocukların geçmiş ve gelecek arasında kadar uzun görünür." Keele Üniversitesi'nde emekli psikoloji profesörü olan
ne zaman bir ayrım yapabildikleri gibi soruların yanıt- John Wearden'ın araştırması, aynı şeyin yetişkinlerde
larını hala gerçekten bilmiyor olmamız garip, çünkü Araştırmalar, bir zaman diliminin geçiş süresi ve hızının insan- de geçerli olduğunu buldu. Bir kişinin günlük yaşa-
yetişkinler olarak hayatlarımız hakkındaki düşünme larda birbirlerinden ayrı bir şekilde geliştiğini ortaya koyuyor. mında zamanın geçişine dair deneyiminin, yaşa göre