Page 20 - LabMedya - 87
P. 20

20               ARAŞTIRMA







             “DÜNYA NÜFUSU



             HIZLA ARTIYOR”


             DÜŞÜNCESİ YANLIŞ ÇIKABİLİR!







       Dünya nüfusunun kontrolsüz bir şekilde artacağına
       dair yaygın inanç, bilimsel verilerle sorgulanıyor. Yeni
       yapılan bir araştırma 2100 yılına kadar küresel doğur-
       ganlık oranlarındaki dramatik düşüşlerin, dünya nüfus
       yapısını kökten değiştireceğini ve birçok ülkenin nüfus
       sürdürülebilirliği konusunda ciddi sorunlar yaşayacağını
       ortaya koydu.
       Bu kapsamlı araştırma, The Lancet adlı prestijli tıp
       dergisinde yayımlandı ve dünya genelinde doğurgan-
       lık oranlarının nasıl şekilleneceğine dair önemli veriler
       sundu. Araştırma, dünya çapında ekonomik, sosyal ve
       demografik dönüşümlere işaret ederek hükümetlerin
       ve toplumların hızla değişen bu tabloya karşı hazırlıklı
       olması gerektiğini belirtiyor.

       DOĞURGANLIK TAHMINLERI: GELECEĞE DAIR
       MODELLER VE TOPLANAN VERILER
                                      sahip olmayacak. 2100 yılına gelindiğinde ise bu oran,   Kalkınma Hedefleri (SKH) çerçevesinde kadınların ev-  kontrol yöntemlerine erişimin artırılması ve kadınların
       Araştırma doğurganlık tahminlerini yapmak için gün-  dünya genelindeki ülkelerin %97’sine ulaşacak (198 ülke).   rensel eğitim olanaklarına erişimi veya modern doğum   eğitim seviyesinin yükseltilmesi kritik rol oynayacak.
       cellenmiş bir modelleme çerçevesi kullandı. Bu yeni   Bu demek oluyor ki, dünya çapında birçok ülke, yaşlanan   kontrol yöntemlerindeki eksikliklerin giderilmesi, 2050
       yöntem, önceki çalışmaların üzerine eklemeler yaparak,   nüfus ve azalan iş gücüyle karşı karşıya kalacak.  yılı itibarıyla kadın başına doğum oranını 2.7’den 2.3’e   Bir örnek olarak, Sahra Altı Afrika’da 2030’a kadar Bir-
       tahminlerin doğruluğunu artırmayı amaçladı. Araştırmada,       düşürebilir. Bu, yalnızca demografik baskıyı azaltmakla   leşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne
       kadınların eğitim düzeyi ve doğum kontrolüne olan talebin   DÜŞÜK GELIRLI BÖLGELERDE DOĞUM ORANLARI   kalmayacak, aynı zamanda ekonomik kalkınmaya da   ulaşılması (kadınların eğitim seviyesinin artırılması veya
       yanı sıra, 5 yaş altı ölüm oranları ve yaşanabilir alanlardaki   ARTARKEN, YÜKSEK GELIRLI ÜLKELER GERILEYECEK  katkıda bulunacak.  modern doğum kontrol yöntemlerinin yaygınlaştırılma-
       nüfus yoğunluğu gibi ek faktörler de dikkate alındı. Böylece                                   sı), 2050 yılı itibarıyla doğurganlık oranını kadın başına
       farklı ülkelerdeki doğurganlık oranlarında görülen değiş-  Araştırma, doğurganlık oranlarındaki düşüşlerin tüm   YÜKSEK GELIRLI ÜLKELERDE       2,7’den 2,3’e düşürebilir.
       kenlik daha iyi bir şekilde analiz edilebildi. Doğurganlık   dünyayı eşit şekilde etkilemeyeceğini de gösteriyor.   NÜFUS KAYBINI DURDURMAK
       tahminleri, Toplam Doğurganlık Oranı yerine, daha stabil   2021’de dünya çapındaki canlı doğumların yalnızca %18’i   Öte yandan düşük doğurganlık oranlarına sahip yüksek
       ve güvenilir sonuçlar sağlayan CCF50 (Coğrafi Doğurganlık   düşük gelirli bölgelerde gerçekleşirken, 2100 yılına kadar   Yüksek gelirli ülkelerde ise durum tam tersi bir tablo ser-  gelirli ülkelerde nüfusu dengede tutmak için şu politi-
       Oranı) kullanılarak yapıldı. CCF50, doğum grupları üzerin-  bu oran %35’e yükselecek. Özellikle Sahra Altı Afrika, bu   giliyor. Bu ülkelerdeki düşük doğurganlık oranları, nüfu-  kalar öneriliyor:
       den yapılan tahminlerle daha doğru sonuçlar verdiği için   artışın merkezi olacak. 2100 itibarıyla, dünya üzerinde   sun azalmasına ve ekonomik büyümenin yavaşlamasına
       bu yöntem tercih edildi. 1945 ile 1972 arasındaki doğum   doğan her iki çocuktan biri bu bölgede dünyaya gelecek.  yol açabilir. Araştırmacılar, bu bölgelerde ebeveynleri     Ê  Göçmen Kabulü: Açık ve destekleyici göç politi-
       gruplarına dair geçmiş veriler kullanılarak, 2085 yılına       destekleyen sosyal politikalar (örneğin doğum izinleri,   kalarıyla azalan iş gücü ve nüfus dengelenebilir.
       kadar olan doğurganlık oranları öngörüldü. Ardından, her   Bu durum, düşük gelirli ülkeler için ekonomik ve sosyal   çocuk bakımı desteği) ve göçmenlik politikalarının daha
       yaş aralığı için doğurganlık oranları hesaplanarak daha   fırsatlar doğurabileceği gibi, nüfus baskısına bağlı so-  açık hale getirilmesinin, nüfus düşüşünü dengelemenin     Ê  Aile Destek Programları: Çalışan ebeveynlere
       detaylı bir tahmin yapılmış oldu.  runları da beraberinde getirebilir. Öte yandan yüksek   en etkili yolları olacağını belirtiyor.  yönelik teşvikler ve sosyal yardımlar doğum
                                      gelirli ülkelerde doğum oranlarının düşmesi, nüfusun                oranlarını artırabilir.
       Bu kapsamlı araştırma için, araştırmacılar dünya çapın-  hızla yaşlanmasına ve ekonomik büyümenin durma   DÜŞÜK DOĞURGANLIĞIN ETKILERI
       da doğurganlık verilerini toplayarak analiz etti. Özellikle,   noktasına gelmesine neden olacak.  GELECEĞE YÖNELIK ÖNEMLI UYARILAR
       doğum oranları, annelerin yaşlarına göre raporlanan            Sürekli düşük doğurganlık oranları, ülkelerin nüfus yapı-
       doğum verilerinden elde edildi. Yüksek gelirli ülkelerde,   DEMOGRAFIK BÖLÜNMÜŞLÜK VE ÇÖZÜM ÖNERILERI  larında büyük değişimlere yol açacak. Sahra Altı Afrika   Araştırmanın başyazarlarından Dr. Schumacher, bu de-
       bu veriler genellikle yüksek kaliteli nüfus kayıt sistemle-    dışındaki hemen hemen tüm ülkelerde nüfus yaşlanacak   ğişimlere yönelik önlemlerin hızla alınması gerektiğini
       rinden temin edildi. Ancak düşük gelirli ülkelerde, doğum   Araştırmayı yürüten bilim insanları, doğurganlık oran-  ve genç nüfus oranı azalacak. Bu değişim, ekonomiler   vurguladı:
       kayıtları eksik veya zamanında kaydedilememişti. Bu tür   larındaki bu dramatik değişimlerin, düşük gelirli ve   üzerinde ciddi baskılar yaratacak:
       durumlarda, araştırmacılar, halk sağlığı anketlerinden   yüksek gelirli ülkeler arasında derin bir demografik   “Demografik bölünme, ülkelerin geleceğini şekillen-
       ve nüfus sayımlarından elde edilen doğum tarihçelerini   bölünme yaratacağını vurguluyor. Araştırmanın baş-    Ê  Yaşlı Bağımlılık Oranı: Çalışma çağındaki nüfusa   direcek. Doğurganlığı artırmak veya düşürmek için
       kullandılar.                   yazarı Schumacher, bu durumun ulusal hükümetler   kıyasla yaşlı nüfus oranı artacak. Bu, sosyal gü-  uygulanacak politikaların etkisi ancak 2050’den sonra
                                      tarafından dikkatle ele alınması gerektiğini belirterek,   venlik ve sağlık hizmetleri gibi sistemler üzerinde   hissedilecek. Bu nedenle, harekete geçmek için zaman
       Vital kayıt verileri kullanılarak doğurganlık oranları, göz-  “Bu demografik bölünme, doğurganlık oranlarını bazı   büyük bir yük oluşturacak.  daralıyor.”
       lemlenen doğum sayılarının nüfus tahminlerine bölün-  bölgelerde artırmak, bazı bölgelerde ise azaltmak için     Ê  Azalan Işgücü: Çalışabilir yaştaki nüfusun
       mesiyle hesaplandı. Ayrıca, mikro veri ve örnekleme   güvenli ve etkili politikalar uygulanmasını zorunlu kılı-  azalması, ekonomik büyümeyi yavaşlatacak ve   Hükümetler, hızla yaşlanan nüfusun sağlık ve sosyal
       ağırlıkları kullanılarak yaşa dayalı doğurganlık oranları   yor. Zaman çok önemli; çünkü nüfus artışını yönetmek   sosyal güvenlik programlarına ayrılan fonların   güvenlik sistemleri üzerindeki yükünü azaltmak için
       (ASFR) ve toplam çocuk sayısı verileri oluşturuldu. Ve-  için atılacak adımların etkileri ancak 2050’den sonra   azalmasına neden olacak.  yenilikçi finansman modelleri geliştirmek zorunda ka-
       rilerin toplanma ve işlenme süreci, araştırma ekibi tara-  hissedilecek,” dedi.    Ê  Çevresel ve Sosyal Etkiler: Nüfusun yaşlanması   lacak. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği
       fından ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır ve veri toplama         ve azalması, tarım, gıda güvenliği ve çevresel   gibi konuların da bu demografik değişimlerle doğrudan
       metodolojisi hakkında daha fazla bilgiye ekli bölümde   DÜŞÜK GELIRLI BÖLGELERDE       sürdürülebilirlik gibi alanlarda yeni sorunları da   bağlantılı olduğu unutulmamalı.
       yer verilmektedir. Bu veriler, araştırmanın doğruluğunu   NÜFUS ARTIŞINI YAVAŞLATMAK  beraberinde getirecek.
       ve kapsamını artırarak, sonuçların güvenilirliğini sağladı.        Ê  Çözüm Önerileri: Demografik Bölünme Nasıl   Kaynaklar: www.bilimma.com - Global fertility in 204
                                      Araştırma, yüksek doğurganlık oranlarına sahip düşük   Yönetilir?  countries and territories, 1950–2021, with forecasts to
       2050'DE ÜLKELERIN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU   gelirli ülkelerde modern doğum kontrol yöntemlerine        2100: a comprehensive demographic analysis for the
       DOĞURGANLIK KRIZI YAŞAYACAK    erişimin hızlandırılması ve kadınların eğitim olanakları-  Araştırmacılar, doğurganlık oranlarındaki bu değişimlerin   Global Burden of Disease Study 2021
                                      nın artırılmasının, doğurganlık oranlarını düşürmek için   etkili bir şekilde yönetilmesi için küresel çapta önlem-
       Araştırmaya göre 2050 yılından sonra 204 ülkenin 155’i,   kritik öneme sahip olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin,   ler alınması gerektiğini belirtiyor. Özellikle doğurganlık   Bhattacharjee, Natalia V et al. The Lancet, Volume 403,
       nüfuslarını sürdürebilecek seviyede doğurganlık oranına   Sahra Altı Afrika’da, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir   oranlarının yüksek olduğu bölgelerde modern doğum   Issue 10440, 2057 - 2099
   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25