Page 22 - LabMedya - 84
P. 22
22 TEKNOLOJI
Elektrikli araçlar, son yıllarda hızla yaygınlaşan bir
teknoloji olarak karşımıza çıkıyor. İlk bakışta, ben-
Elektrikli zinli araçlara kıyasla çevre üzerinde daha az etkili
oldukları düşünülse de elektrikli araç emisyonları
ELEKTRİKLİ araçların konusundaki gerçekler daha karmaşık. Üretim sü-
üretimi daha reçlerinde daha fazla emisyon üretmeleri nedeniyle
eleştirilen elektrikli araçlar, kullanım sırasında bu
ARAÇLAR fazla emisyon farkı hızla telafi ediyor.
üretiyor, ELEKTRİKLİ ARAÇ ÜRETİMİNİN EMİSYON ETKİSİ
ÜRETİM SIRASINDA ancak bu Elektrikli araçların üretimi, özellikle bataryalarının
DAHA FAZLA EMİSYON fark kullanım üretim süreci nedeniyle, benzinli araçlara kıyasla
daha fazla emisyon üretiyor. 2023 Polestar ve Ri-
sırasında hızla
vian Pathway Raporu’na göre, ortalama bir elekt-
ÜRETİYOR! telafi ediliyor. rikli araç üretimi 14 ton karbondioksite eşdeğer
emisyon üretirken, benzinli araçlarda bu rakam 10
ton. Bu fark, üretim aşamasında %40 daha fazla
emisyon ürettiğini gösteriyor.
Ancak, bu durum batarya teknolojilerinin gelişmesi
ve nadir bulunan toprak elementlerine olan ba-
ğımlılığın azalmasıyla değişebilir. Argonne National
Laboratory’nin GREET modeli ise, elektrikli araç
üretiminin benzinli araçlara kıyasla %80 daha fazla
sera gazı ürettiğini belirtiyor. Yani, üretim hattından
çıktıklarında elektrikli araçlar, benzinli araçlara kı-
yasla daha yüksek bir “karbon borcu” ile başlıyor.
ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN KULLANIM
SÜRESİNDEKİ AVANTAJLARI
Neyse ki, elektrikli araçlar bu karbon borcunu kısa
sürede telafi ediyor. Bir elektrikli aracın benzinli bir
araçla emisyon eşitliğine ulaşması, kullanılan enerji
kaynağına bağlı olarak değişse de genellikle iki
yıldan daha kısa bir süre alıyor. Örneğin, ABD’deki
Milli-Q HX en kirli enerji şebekelerinden biri olan NYLI eGrid’de
®
bile elektrikli araçların emisyon eşitliğine ulaşması
7000 Serisi sadece 1,9 yıl sürüyor. En temiz şebekelerden biri
olan CAMX eGrid’de ise bu süre sadece 1,4 yıl.
Yüksek kapasiteli Birçok kişi, evlerinde güneş panelleri ve ev batar-
saf su sistemleri yaları ile elektrikli araçlarını tamamen temiz enerji
ile şarj ediyor. Bu durum emisyon farkını çok daha
hızlı bir şekilde telafi etmelerini sağlıyor.
MyMilli-Q™ Remote Care
uzaktan erişim özelliği ÇEVRESEL VE SAĞLIK ETKİLERİ
Elektrikli araç üretiminde kullanılan nadir toprak
• Günlük 9.000 litreye kadar elementleri, çevresel ve sağlık açısından bazı
saf su üretim kapasitesi sorunlara neden olabiliyor. Bu elementlerin ma-
denciliği, göz ve cilt tahrişi gibi sağlık sorunlarına
• Elix EDI ve E.R.A. yol açabiliyor ve insan hakları ihlalleri ile ilişki-
®
®
teknolojileri sayesinde su geri lendirilebiliyor. Ancak, bataryalarda nadir toprak
kazanımı ve tasarrufu elementlerine olan bağımlılığı azaltan yeni tekno-
lojiler geliştiriliyor.
• 7/24 anlık veri izleme, sistem
takibi ve uzaktan kontrol özelliği Batarya geri dönüşüm programları, elektrikli araç
• Sezgisel cihaz yönetimi üretimi ile ilgili emisyonları azaltmanın yanı sıra
nadir toprak elementlerinin yeniden kullanılma-
ve veri erişimi sını da sağlıyor. Bu gelişmeler, elektrikli araçların
çevresel etkilerini daha da azaltıyor. Elektrikli
araçların üretiminde daha fazla emisyon üretilse
de kullanım süreleri boyunca bu farkı hızla telafi
ediyorlar. Ortalama olarak, 15 yıl boyunca kullanı-
lan bir elektrikli araç, kilometre başına 30 gram
SigmaAldrich.com/milliqhighflow karbondioksit emisyonu üretirken, benzinli araçlar
80 gram üretiyor.
BMW, genç alıcıları hedefleyen elektrikli araç atağı-
na geçti. BMW 1 ve 2 Serisi uygun fiyatlarla satılacak.
Merck KGaA, Darmstadt, Almanya Yaşam Elektrikli araç emisyonlarının, benzinli araçlara
Bilimleri Divizyonu, ABD ve Kanada’da kıyasla çok daha düşük olduğu ve çevre için daha
MilliporeSigma adıyla faaliyet göstermektedir. iyi bir seçenek olduğu açıkça görülüyor. Elektrikli
araçların çevresel etkileri hakkında yapılan eleş-
© 2024 Merck KGaA, Darmstadt, Almanya ve iştirakleri. Tüm Hakları Saklıdır. Merck, the vibrant M, Milli-Q, MyMilli-Q, Elix, ve E.R.A. Merck KGaA,
Darmstadt, Almanya ve iştiraklerinin tescilli markalarıdır. Diğer bütün markaların hakları ilgili hak sahiplerine aittir. Marka tescilleri ile ilgili detaylı
tiriler, bu gerçekler ışığında değerlendirildiğinde,
bilgi ve bültenlere, erişime açık kaynaklardan ulaşılabilir.
büyük ölçüde yanlış anlaşılmalara dayanıyor.
Kaynak: Batuhan Karataş / https://shiftdelete.net/