Page 10 - LabMedya - 67
P. 10
10 BİLİM w w w .labm edy a. c om
MARIANA
ÇUKURU’NDAKİ
DEVASA VİRÜS
KÜMELERİ
BİLİM İNSANLARININ DÜNYA ÜZERİNDE EN
DERİN NOKTA OLARAK BİLİNEN MARIANA
ÇUKURU’NUN DİBİNDE BOYUTLARI BAKTERİLERİ
DAHİ GERİDE BIRAKAN DEVASA VİRÜS
KÜMELERİ KEŞFETTİKLERİ ÖĞRENİLDİ.
National Geographic’in haberine göre
Şanghay’dan bir grup araştırmacı, denizin
dibinden çıkardıkları tortularda, aralarında
mimivirüs olarak bilinen çok büyük türlerin
de yer aldığı bir virüs kolonisi buldu.
Mimivirüsler, daha önce dünyanın farklı
noktalarında bulunmuştu; fakat özellikle bu
noktada, atmosfer basıncından bin 100 kat
fazla olan basıncın etkisi altında anormal
boyutlara ulaştıkları anlaşıldı.
Mimivirüsler, Acanthamoeba amipleri
tarafından barındırılan bir Acanthamoeba
polyphaga mimivirüs türüdür. Ekim 2011’de
Megavirus chilensis virüsü tanındığı zaman,
mimivirüsün doğanın en büyüğü olmadığı
kanıtlanmıştı. Daha önce mimivirüsün,
çapı yaklaşık 500 nm’ye ulaşan en
büyük protein kılıfına sahip olduğu kabul
ediliyordu. Mimivirüs diğer pek çok virüsün
aksine ışık mikroskobu ile görülebiliyor
ve gözenek çapı 0,22 µm olan filtreden
geçemiyor.
Full Otomatik Distilasyon Mariana Çukuru’nda mimivirüslerin, genel
Kolorimetrik Titrasyon virüs popülasyonunun yaklaşık yüzde 4’ünü
oluşturduğu saptandı. Dipten toplanan
Wi-Fi örneklerde 15 çeşit virüs ve 100’ün
üzerinde diğer mikroorganizma türleri
bulundu.
Mimivirüs, boyutlarının yanı sıra 1.2
milyondan fazla baz çifti içeren çok
karmaşık genomu ile diğer virüs türlerinden
farklılık gösteriyor. Örneğin Kovid-19
virüsünün genom dizisi ona göre 40 kat
daha kısa. Mimivirüsün organizmalar
üzerindeki etkisi henüz araştırılıyor. Yapılan
birçok deneyde mimivirüs, memelilerde
doku bozukluklarına yol açtı, ancak
şimdilik bu virüs türünün insan için tehlikeli
olabileceğini ortaya koyan kanıtlar yok.
Bir teoriye göre mimivirüsler ‘ters evrim’
geçirdi, yani mikroplardan virüslere
dönüştü, fakat aynı zamanda genlerinde
birçok üretken işlevi korudu. Bu genlerin
büyük derinlikteki ekstrem koşullarda
hayatta kalma mücadelesinde rol oynamış
olabileceğine inanılıyor.
Kaynak: https://tr.sputniknews.com/