Page 14 - LabMedya - 44
P. 14
14 www.labmedya.com
HATASIZ KUL OLMAZ
TARIHIN BÜYÜK ISIMLERININ
DE HER INSAN GIBI ZAYIF
YÖNLERI VARDI...
SEZAR OCTAVIANUS AUGUSTUS, KARANLIKTAN KORKAR, GÖK GÜRÜLTÜSÜ VE ŞIMŞEĞIN ILK
BELIRTILERI ÜZERINE KOŞUP SAKLANIRDI.BÜYÜK BIR FATIH FIRTINADAN KORKAR MI?
Hele Hıristiyanlığın koruyucusu olarak başarıları olan, devlet örgütünü bilgece sıkıyordu. Onu dinlemek zorunda kalan kaba bir insandı. Sık sık bakanlarına
papa tacını giymiş bir kişi, çok kez cinsel ıslah eden, sanatların cömert koruyucusu çakırkeyif ya da sarhoş konuklar sonunda ve askerlerine İtalyanca küfrediyor,
ilişkiye girmiş olabilir mi? Elbette ki olarak söz eder. Ortalamaya göre çok kısa sızıp kalıyorlardı. emirlerine ve keyfine uysunlar diye
hayır. Oysa “Yüce değerlerin durduğu olan Octavianus’un uzun boylu görünmek tekmeyi basıyordu. Bir de, savaş
yerde kokuşmuş bir şeyler de vardır” için topuklu ayakkabı giydiğinden ise Bütün gün uzun uzun kestiriyor, öğleden meydanını çatışmadan önce enine
diyen Alman dram yazarı Bertold Brecht pek bahsedilmez. Çabuk soğuk alır, yazın sonra üç saat uyuyor; ama geceleyin boyuna inceleme takıntısı vardı. Yere
haklıysa, ünlülerin, o çok sevilen tarihi bile kapalı yerlerde durur ve evde bile dört saatten fazla uyumuyordu. Önemli serilmiş dev bir kartonun üstüne diz
kişiliklerin de takıntı ve zayıflıklarının yün başlık takarmış: Sırf, kendisini uzun kararları gece alma huyu olduğundan, çöker, oraya buraya raptiyeler mıhlardı.
olduğunu söylemek akla yatkın. Nitekim, süre yatağa bağlayan korkunç soğuk bütün saraylıları ayağa kaldırıyordu. Napolyon Bonapart (1769-1821):
normal insanlar için utanç kaynağı ya algınlığından korunmak için. Bir “asker” olduğu için, kadınlar dahil, “Fransızların İmparatoru” genellikle lekeli
da ağır ahlaksal veya hukuksal cezalar kimseden şiddeti esirgemiyordu. Bir giysilerle dolaşır, çünkü üstüne yemek
gerektiren şeyleri yapmalarına izin vardı. İmparator zar atmaya bayılıyor; ama piskoposu, karısının akrabasının sesini ya da mürekkep dökerdi. Berberlere
Ancak gizlice... Tarihçilerin dehasının kahvaltı ya da akşam yemeği sofrasına eleştirdi diye yumruklamıştı. Alındığı güvenmediğinden sakalını kendi keser
büyüklüğü, politik becerisi, propaganda ya oturmaktan nefret ediyor ve dışarıda zamanlarda, tam bir kanlı intikamcı ve beceremediğinden çirkin olurdu.
da çoğu zaman zorla uygulanan iradesiyle atıştırıyordu. Aslında, Augustus aslan kesiliyordu. Hıristiyanlığın koruyucusu Hele aşk ilişkisine girecekse, pek temiz
bu gülünç korkular, sansürlük eğilimler kalpli değildi. Ne askeri alanda ne de özel ve papanın yardımcısı, aynı zamanda
veya açık sapıklıklar gizlenebildi. Böylece hayatta üvey babasının taktik, stratejik tam bir kadın avcısıydı. Her türlü sosyal olmayan kadınlara bayılırdı. Karısı
hayran olunası ya da tapılası insanlar yeteneklerini sergiliyordu (çoğu savaşta, tabakadan evli-bekâr birçok kadınla Josephine, eşinin isteklerine boyun
yaratıldı. uyumak için çadırına çekiliyordu). ilişkisi olmuştu. eğmek zorundaydı. Askeri seferlerden
“Roma’nın Efendisi” tıpkı küçük çocuklar ne zaman döneceğini önceden haber
Biz de bazılarını kaidelerinden çekip gibi, şimşek ve gökgürültüsünden korkar, Tüm zamanların en büyük sanatçılarından veren Napolyon, kadının günlerce sudan
devirmeye kalktık. Peki ne keşfettik dehşete kapılarak, derhal çok korunaklı Michelangelo Merisi Caravaggio (1573- sabundan uzak kalmasını emrediyordu.
bakalım? Aralarında büyük zaman farkı bir yer bulmaya çalışırdı. Roma ahlakının 1610): Sanat ürünlerine ters düşen bir
olan çağlarda yaşamış kişilerin, politik- katı reformcusu olarak kızı Giulia’yla şekilde şiddet yanlısıydı. Alkış topladığı İkinci Dünya Savaşı’nı kazananlardan biri
askeri alanda, müzikte ve resimde mahrem ilişkiye girmiş ve buna tanıklık kadar, 16.-17. yüzyıllarda Roma’dan olan “mükemmel devlet adamı”, Nobel
silinmez izler bırakmış olanların, kişiye eden Şair Ovidius’u sürgüne göndermişti. kaçan nice hayat kadını ve hatta erkekle Edebiyat Ödülü sahibi Winston Churchill,
özgü zaafları bulunduğu ortaya çıktı: Bazı kaynaklara göre, üçüncü karısı Livia beraber olmuştu. Meyhanelere gitmeye alkolikti ve sigara tiryakisiydi. Sabahın
Üstelik büyük harfle tarihin bize aktardığı onu yatakta genç bakirelerle basmıştı. ve barbuta bayılırdı. 15 gün boyunca ara geç saatlerine kadar uyurdu. Genellikle
karakteristiklerle çatışan yanlar. vermeden çalışır, ertesi ay keyif çatardı. öğleden önce uyanırdı. Düzensiz biriydi ve
Justinianus (482-565): Bizans imparatoru, Caravaggio, bir silah koleksiyoncusuydu; yatakta kahvaltı ederdi. Sık sık ve akşama
Jül Sezar (MÖ 100? - 44): Büyük fatih, Roma’ya gücünü yeniden kazandırdı. özellikle kılıç ve hançer toplardı. En kadar yatakta otururdu. Öte yandan
açıkça görülen saç dökülme sorunundan Yönetsel ve mali reformlarıyla büyük iyi kaliteden en az yüz örneği vardı. temizlik hastasıydı. Bazen arka arkaya
nefret ediyordu. Bu, onun için büyük bir hukukçu olarak tanınan onun iki büyük Silahları kullanmayı da iyi bilirdi. Bu tutku iki banyo yapar, ilkinde temizlenmediğini
sorundu. Başındaki azıcık saçıyla gülünç takıntısı vardı: Birincisi, Konstantinopolis yaşamında kalıcı bir iz bıraktı. 1606’da düşünürdü. Diplomasiden anlamaz,
çözümlere başvuruyordu. Zafer kazanmış sirkindeki araba yarışları ki, hiçbirini üstüne yüklü miktarda bahis yatırdığı Charles de Gaulle’e katlanamaz, kıyasıya
bir general olur olmaz, defne tacı takmaya kaçırmazdı. Hatta, önemli diplomatik tenis karşılaşmasındaki bir oyuncuyu nefret ederdi. Fransız lider kendisini Jean
başladı. Yapraklarla kelliğini gizliyordu. randevularını atlatma pahasına. kavga ederken öldürdü. Böylece Napoli’ye d’Arc’la karşılaştırınca, Orleans’daki
Öyle bir saç tarama biçimi vardı ki, saçları Günümüzdeki gibi bir “Maviler” takımı kaçmak zorunda kaldı. İngilizlerin onu yakılarak idama mahkûm
bozulmasın diye kafasını tek parmağıyla kurup idareciliğini üstlenmişti. İmparator etmek için bir dini mahkeme kurduğunu
kaşıyordu. olmasına karşın, tribünlere takımının anımsatmıştı.
renginde bir kazak giyerek çıkıyor, MOZART, SEKS DELİSİ VE OKÜLTİZM
Sezar’ın cinsel tercihleri üstüne çok şey çılgınca tezahürat yapıyordu. HAYRANI OLMANIN YANINDA ÇOK Picasso için torunu “O bir vampirdi” dedi.
yazıldı: Yaptıklarını gözlerden gizlemiyor, İkincisi, striptiz gösterilerinin sergilendiği DA KÜFÜRBAZDI Pablo Picasso ise parayı çok seviyor,
her iki cinsten arkadaşlarıyla ilişkiye meyhanelerin müdavimiydi. Striptiz servetini evde bırakmak fikrine
giriyordu. Öyle ki, lejyonerler generalleri yapanları seyrediyordu ve tutkusu öyle Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791):
hakkında şu şen şarkıları söylüyorlardı: büyüktü ki içlerinden biriyle evlendi: Tam bir seks delisiydi. Günde birkaç kez, katlanamıyordu. Bu yüzden ceketinin
“Sezar Galyalıları yola getirdi, ama Theodora kötü şöhretli, ama çok zeki bir o da nerede bulursa yaşadığı deneyimlerdi iç tarafına güvenlik zinciriyle bağladığı
Nikhomedes’in (Bitinya kralı, Türkiye’nin kadındı. Eğitilmiş kazlarla sahneye çıkıp bunlar. Gizli ve karanlık bilgilerin aşığı büyük bir para cüzdanı satın almıştı.
Karadeniz’e bakan yüzündeki bir bölge) insanın kanını kaynatan gösteriler sunardı. olarak, yaşamının son yıllarında onu takip Aslında para takıntısı en büyük zaafı
altına yattı!” ya da “Yurttaşlar, karılarınıza eden ve Requiem’i sipariş veren gizemli değildi, büyük eserlerini para kazanmak
sahip çıkın! Yetişkin dazlak geldi! Galya’yı Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’nun kişiyi, yaklaşan ölümünün habercisi için sattığında, çoğu zaman depresyona
altına boğdu, ama burada istediğini kurucusu olan Frank asıllı Charlemagne olarak yorumlamıştı. Çeşitli söz oyunlarına girerdi. Haftalarca bunalımda kalır,
bedavaya kapıyor!” (742-814): O, 1,92 boyunda bir insan ve bilmecelere bayılıyor, uzun küfür çalışamaz hale gelirdi. Bu, son yıllarındaki
azmanıydı. Değerli savaşçı ve politika dizileri yazabildiği bulmacaları seviyordu. büyük çaplı üretimi için geçerli değildi.
Sezar Octavianus Augustus (MÖ 63- ustası, yalnız kalmaktan nefret ediyordu. Bunları dostları ve tanıdıklarına yollayıp Bir yaşam öyküsü yazarının yazdığı
MS 14): Augustus ilk Roma imparatoru Mükellef sofralara aşıktı ve görkemli skandalın yayılmasını sağlıyordu. Ancak, gibi: “Picasso çoğu zaman, şöyle bir
olmasının yanı sıra, belki en ünlüsü ve şölenlerde en büyük zaafı ortaya uygunsuz söz dizelerini özellikle yazdığı dokunduğu altın olan Kral Midas’a
öykünüleniydi. Antik ve modern tarih, Jül çıkıyordu. Kendini överek saatlerce ve bir “ayrıcalıklı” kişi vardı; kız kardeşi... benzetilir.”
Sezar’ın bu evlatlığından büyük politik hiç durmadan konuşuyor, konuklarını Sürekli taşkınlıklar yapmasının ötesinde, Kaynak: Focus